”Bazen bunu yapmak çok zor olabiliyor” dense yeridir! Şu yarattı, şu çizdi, şu pişirdi bu yedi bu da “hani bana hani bana” dedi… Yüzeysel bakıldığında elbette tekerleme tadında bir yazı yazmak, çizgi romanı anlatmak mümkün. Hatta hiç bir şey anlatmayan içeriği aksiyon ve heyecan olan çizgi romanlarda derine girseniz de sorun olmaz. Ancak öyle çizgi romanlar var ki onlara derinlemesine baktığınızda insanlığı, acıyı, kendinizi görüyorsunuz ve içiniz acıyor. Dampyr, işte o içine bakıldığında iç acıtanlardan.
DAMPYR’i mi anlatmak gerekir DOĞDUĞU TOPRAKLARI mı?
MACERAPEREST ÇİZGİLER‘in dilimize kazandırdığı Bonelli Comics karakteri Dampyr, Mauro Boselli ile Mayrizio Colombo’nun ortak yaratısı. Mario Rossi (Majo) kimliğin grafik yaratıcısı.
Hikayesi… Yok, buna zaman var. Önce başka bir olaya bakmak gerekiyor: 21 Temmuz 2008. (Bu tarihi not alın, tarihe tanıklık ediyorsunuz.) Savaş suçlusu, katliam yöneticisi, insanlık düşmanı KARADZİC yakalandı!
1990’lı yıllarda Bosnalı Sırpların lideri olan Karadzic, Sırp olmayanlara ve özellikle Müslümanlara karşı soykırıma girişmeklesuçlanıyor. Karadzic’in 1995 yılında girişilen ve 8 bin Müslüman erkek ve çocuğun öldüğü Srebrenica katliamının emrini verdiği iddia ediliyor.
Bu haber karşısında Bosna sokaklarında kutlamala yapanları anlamak mümkün ama ya Sırp tarafında protesto edenleri nasıl anlamak gerekir? İnsanoğlu hatalarından hiç mi ders çıkarmaz? Özetle Karadzic yakalandı…! Neydi olan bitenler?
Vikipedi ‘ye bir göz atalım:
”Bosna Savaşı, Bosna-Hersek’te 6 Nisan 1992 tarihinden 14 Eylül 1995 tarihine kadar sürmüş olan bir savaştır. Üç yıldan fazla süren bu savaş sırasında Uluslararası Kızılhaç Örgütü verilerine göre 312.000 kişi hayatını kaybetmiş, 2 milyon kadar insan da yerini yurdunu terk etmek zorunda kalmıştır. Yakın tarihin en karanlık sayfalarından biri olan bu savaş sırasında ölenlerin 200.000 kadarı Boşnak halkına ait olup bu halk dünyanın gözleri önünde sistematik bir soykırıma tabi tutulmuştur.”
İşte çizgi roman kahramanı DAMPYR, Harlan Draka bu topraklarda doğuyor ve “vampirlerin öldürmek için bahanesi var ama ya insanların?” sorusuyla dünyayı gezmeye ve Kapitalist dünyanın insana önem vermeyen sömürücüleriyle mücadele etmeye başlıyor. İşin ilginç yanı bu ya, elmas madenlerinde köle çalıştıran, iç savaşlardan nemalanan, dinsel sömürü yapan, çocuk ticareti yapan, insanlar üzerinde silah deneyen, mafya, uyuşturucu tüccarları, bazı yöneticiler hepsi ya Vampir ya da hizmetkar çıkıyor ve kahramanlarımız onları temizliyor.
Daha sonra işe çok daha ulvi güçler de katılıyor (Melekler-Şeytanlar) ve insanlığın kanlı tarihinin sorgusu şiir ve edebiyat dolu PRAG merkezli bir organizasyona dönüşüyor.
Harlan Draka – Bir gecenin efendisi, baş vampirin insandan doğma oğlu. Kanı insanları öldürüyor ve vampir kanı içerse onların hafızalarına sahip oluyor.
Emil Kurjak – Sırp güçlerinde Bosna’lı katlederken ışığı gören ve hatasından dönerek iyiliğin güçlerine katılan bir asker
Tesla – Eski Yugoslavya’da yaşayan bir dişi vampir. İronik olarak Alman. Kökeni daha önce katliamlar yapmış bir milliyete dayanan Tesla iç savaşta kan dökerken iyiliğin yoluna döner.
Nereden bakarsanız kanla doğmuş ama hatasından ders alarak üstündeki kanı yıkamaya çalışan insanlardan oluşuyor ekip. İşte Dampyr’in yayınlanmış ilk 2 sayısının özeti. Bu ilk iki sayıya Bosna’da yaşanan acıların fotoğrafları eşlik edecek. Çizgi yok muydu? Vardı ama bazı sahneleri nereden çizmişler dersiniz:
İl Figlio del Diavolo – Şeytan’ın Oğlu (Sayı 1)
Yazan: Mauro Boselli – Maurizio Colombo
Çizen: Mario Rossi (Majo)
İtalyanca aslından çeviren: Zeynep Akkuş
Birinci Baskı Ocak 2002
Oğlak Yayınları
MACERAPEREST ÇİZGİLER
Balkanlarda çöken Yugoslavya’dan arta kalan tüm bölgeler savaş halindedir. Kurjak, emrindeki askerlerle Yorvolak köyüne kayıp olan birliği aramaya giderler. Köye vardıklarında tüm birliğin katledildiklerini öğrenirler. Bu ölümler vahşidir ve gizemlidir. Yedek kuvvet gelene kadar sağ kalmaları gerekmektedir. Köydeki tek canlı olan yaşlı kadın onları vampirlere karşı uyarır ancak onu vururlar.
Bu sırada Harlan Draka rüyasında yaşlı kadını görmektedir. Doğumunu, çocukluk günlerinde hakkında anlatılan “şeytanın oğlu” dedikodularını görür, hatırlar. Harlan ve yardımcısı Yuri, savaşın ulaşamadığı bölgelerde şarlatanlık yaparak geçinmektedirler. Güya Harlan, Vampir avcısı Dampyr’dir. Saf köylüleri korkutarak vampire dönüşmüş (!) ölüleri mezarlarından çıkarıp bir takım gizemli (!) yöntemlerle öldürürler. Bunun karşılığında da köylüler ne verirse onu alırlar. Para, yiyecek, giyecek…
Yorvolak köyünde aniden ortaya çıkan insan görünümlü yaratıklar Kurjak’ın askerlerini öldürürler. Öldürme şekillerine bakan Kurjak onların vampir olabileceği sonucuna varır çok inanmasa da. Hemen Dampyr’in bulunması emrini verir.
Harlan ve Yuri son işlerini bitirirken askerler onlara ulaşarak emrivakiyle jipe bindirerek Yorvolak’a götürürler.
Harlan, basit bir dolandırıcı olduğunu düşünürken vampir sürüsünden güzel bir kadın olan Tesla’yla tanışır ve onu yakalarken bazı vampirleri yok eder. Kanı, vampirleri yok etmektedir. Bir de vampirlerin sürü halinde yaşadığını, efendileri olduğunu, gece efendisi adı verilen bu çok güçlü efendilerin olağanüstü güçleri olduğunu da öğrenir. Bu sürünün efendisi Gorka’dır.
Tesla, Dampyr’in merhameti sayesinde efendisinin etkisinden kurtulur ve bütün askerleri ölürken Kurjak ve Harlan’dan yana geçerek vampirleri öldürür. Harlan, kanının etkisini öğrenince mermileri ve bıçakları kanına bulamayı akıl eder. Bu yöntem canlarını kurtaracaktır.
Öykünün sonunda Gorka ile karşılaşan Harlan onu gözünden yaralar ve kaçırır. Ancak arkadaşı ve yardımcısı Yuri efendisine uyarak onu öldürmeye kalkışsa da efendisine karşı çıkar ve Gorka tarafından öldürülür. Harlan, Yuri’nin intikamını alacaktır. Yanında da yeni dostları asker Kurjak, alman kökenli dişi vampir Tesla olacaktır.
La Stirpe Della Notte – GECE SOYLULARI (Sayı 2)
Öykü ve Senaryo: Boselli / Colombo
Çizen: Rossi (Majo)
Çeviren: Zeynep Akkuş
Kapak: Enea Riboldi
Harlan, Kurjak ve Tesla Gorka’yı takip ederek Bosna savaşının en yoğun yaşandığı şehirlerden birine giderler. Haberlerden takip ettiğimiz Pazar bombardımanı, katliamlar, keskin nişancılar Bosna savaşını bir kez daha belgesel bir kaliteyle hatırlatılıyor bu sayıda.
Bu sayıda, Harlan, babasının gerçek ve en güçlü gece efendilerinden biri olduğunu öğrenir. Bir önceki sayıda gördüğü yaşlı kadın gene ölür, gene rüyalarında onu ziyaret eder.
Harlan, çocukluğundan beri “şeytanın oğlu” olarak anıldığını ve babasını hepi topu bir defa yine çocukken gördüğünü hatırlar.
Bu arada Gorka, Tesla’yı uzaktan kullanarak Harlan’ı öldürmeye çalışırken adına “mezbaha” denilen gizli yerde yeni bir vampir ordusu oluşturmaktadır.
Kurjak, saf değiştirmenin şaşkınlığını yaşarken savaşı da sorgulamaktadır bir yandan: “Vampirlerin yaptıkları için hiç olmazsa bazı mazeretleri var ama ya eski silah arkadaşlarımın?”
Tesla’yı kaçıran Gorka mezbahada tuzak kurarak Dampyr’i bekler. Ve Harlan, Kurjak’la tuzağa göbekten dalarak Gorka’nın yeni sürüsü Kurjak’ın eski silah arkadaşlarıyla çatışırlar. Bu arada Harlan mezbahaya ulaşarak Tesla’yı işkenceden kurtarır.
Gorka, Harlan’la yaptığı mücadelede onu epey hırpalasa da kaybeder. Harlan yarı vampir olduğunu hatırlatan Tesla’ya uyarak Gorka’yı ısırarak ve kanını emerek öldürür. Bu da onun Gorka’nın hafızasını ve vampirliğin tarihini öğrenmesini sağlar.
Uzun zamandan beri tartışan ve birbirlerine laf sokuşturan Kurjak ve Tesla arasında ateşkes sağlanır. Kurjak, yaralı Tesla’ya kendi kanını içirir. Harlan da bundan sonra gecenin efendilerini avlamaya kararlı birine dönüşmüş, bunun için de mezbahanın üzerinde bulunan ve babasına olduğunu öğrendiği kütüphaneden kurtardığı bazı kitaplarından faydalanma hesapları yapmaktadır.
DAMPYR, hala okumayanlar için büyük kayıp! Aylardır devam sayılarını basmamış olan MACERAPEREST ÇİZGİLER nedeniyle de DAMPYR’in değerini bilen ve okumayı dört gözle bekleyenler için çok daha büyük kayıp.
Yazan: Ümit Kireççi
Okumadığım iki sayısı kaladı,sonrası gelmeyecek diye onları okumuyorum.Marvel,DC yayınları dışında Sandman den sonra beni saran, takip ettiğim ikinci çr serisi.Gizemcilik,Papsikoloji vampir bilimi ve daha bir çok konuyla ilgili neredeyse ansiklopedik bilgiler içeren ,ilginç detaylara yer veren ciddi bir birikimin çabanın ürünü çalışmalar.Uluslararası sisteme faklı eleştirel bir yaklaşımı var.
Yeni sayılarını bekliyoruz….