blank1974’te başlayan seks komedi filmleri, 12 Eylül 1981’e doğru porno haline gelmişti. Tiyatro kökenli oyuncular bu işleri bırakmıştı. Parça falan değil, filmler aşikâre böyle çekiliyordu artık. O dönemin kadın oyuncuları Meltem, Dilber, Funda, Zerrin, Zafir, bu filmlerde bildiğimiz porno sahnelerde oynuyorlardı.

12 Eylül sabahı tanklar ve askerler sokaklarda. Siyah beyaz televizyonda Kenan Komutan… Tabi ki bu darbe Yeşilçam’a da sıçradı. Bu tarz filme bulaşmış ne kadar yapımcı, rejisör, senarist, oyuncu, figüran varsa hepsini Erman Han’ın (sinema yapımcılarının bulunduğu iş merkezinin) bodrum katında kurulan seyyar karakola toplamışlar. (Ben bu konuyu Renkli Türkçe filmimde işledim.)

Bunları yıllar sonra Yeşilçam’a takılmaya başladığımda set işçilerinden öğrendim. Çok dayak yemişler. Falakaya yatan olmuş, kadınları toplayıp aşağılamışlar, ifadeleri alınmış. Portatif bir beyaz perde koyup filmleri izletmişler ve “bu sen misin” diye sormuşlar, çoğuna davalar açılmış. Bu filmleri oynatan sinema sahipleri ve müdürler de nasiplerini almış. Evet, bitsin tabi ki böyle bir dönem ama şekil böyle olmamalı.

blank

Albayın biri Aydemir Akbaş’ı Ankara’ya çağırmış. “Yürü bakalım” demiş. Aydemir Abi yürümüş. “Lan, ben seni kıçı kırık sanıyordum” demiş. Neyse…

Bir gün Erman Han’dayız. Giriş katı. Cahide diye bir film yapılacak, onun kastingi yapılıyor. Bir arkadaşla gittim. 1982 falan. İçeri incecik bir kız girdi. Salaş giyimli, kot pantolon, yırtık bir bez ayakkabı. Yanında da şoför kılıklı genç biri var. Yurt dışından kaçak yollardan negatif film getireceklerini söylediler. Sonra gittiler. Kız Funda Gürkan’mış meğer. O filmlerdeki porno sahnelerde oynayan kız. İçim burkulmuştu. Herhalde zor bir hayatı vardı artık. Sonradan uyuşturucudan öldü dediler.

1980’li yılların sonunda Yeşilçam’a girdim. Sinemacı tayfasının gittiği bir barda Zerrin Doğan’ı gördüm. Porno terminolojide MILF diyorlar, o kıvamda. Bakıyorum o. Vay be. O filmlerde oynayan kadın, normal sıradan bir kadın gibi, yakıştıramıyorsun, nasıl olur diyorsun. Ama hâlâ güzel. O sıralarda şirket kurmuş, film ithalatı işiyle uğraşıyordu. Sonra benim Renkli Türkçe filmim için görüşmüştüm, bu sefer yaşlanmıştı. Yıl 1998 falan.

Zafir Seba, gazinolarda oryantal dans yapıyordu. Ona da Hisar’a takıldığım yıllarda rastlamıştım. Yürüyüş yapıyordu. Hatta bir arkadaşım göstermişti, “bu o mu” diye bakmıştık.

12 Eylül bu filmleri bitirdi ama o sinemalar arka sokaklara taşınıp underground bir hal aldı. Galatasaray kulübü yanında son yıllara kadar devam etti Aksaray Güneş ekolü. Yani bu tarz porno filmler yapılmıyordu ama bu filmler sinemalarda oynamaya devam etti, paramparça, silik kopyalarla.

Öteki Sinema için yazan: Osman Cavcı

blank

Osman Cavcı

1962 yılında İstanbul'da dünyaya gelen Cavcı, tiyatro sanatçısı İsmail Cavcı' nın oğludur. Baba mesleği olan tiyatroya olan aşkı 1972' de bir turnede (İzmir Turnesi) başlamıştır. Daha sonraları Ertem Eğilmez ile tanışmasının ardından 1981 yılında sinemaya adım atmıştır. İlk sinema filmi Ertem Eğilmez'in yönettiği Hababam Sınıfı Güle Güle'dir.

İlk sinema filminden sonra Türk filmlerinde rol almaya devam etmiş, Muhsin Bey filmi ile genç yaşta kariyerinin zirvesini yakalamıştır. Muhsin Bey'de organizatör Muhsin Kanadıkırık'ın genç yardımcısını kendi adıyla oynamıştır. Filmdeki bu rolüyle geniş kitlelerce tanınmıştır.

2 Comments Leave a Reply

  1. Teşekkürler osman abi yazıların devamını bekleriz.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

blank

Öteki'den Haber Al

Buna da Bir Bak!

blank

Yeşilçamcıların Takıldığı Mekanlar

Osman Cavcı yazıyor! Cavcı; Yeşilçamcıların takıldığı mekanları tanıtıyor ve bu
blank

O’nun Hikayesi: Melek Görgün

Bazı taklit yerli filmler yabancı orijinallerinden daha iyidir. Şaşırdığım filmlerden