1979 yılında İzmir'de doğdu. Yeşilçam etkisiyle başladığı sinema yolculuğunda bir ara Hollywood etkisine girmişse de, çabuk kurtuldu. Sanat toplum içindir diye düşünür ve yeni nesil Türk yönetmenlerini gönülden destekler.
Türk sineması insanın insanileşmesi için uğraşıyor mu, hayvan hakları kavramına nasıl bakıyor, “yediğimizin” ve “giydiğimizin” gerçek bir “canlı” olduğunu anlamamamızı sağlayacak, endüstriyel sözde çiftliklerde sömürülen veya sokaklarda zorlu koşullarda yaşamaya çalışan acı çeken bu canlılara karşı sorumluluk duymayı ve yardım etmeyi “dayanak”
“Snijeg” filminin Bosna-Hersek yapımı en iyi film olduğunu düşünüyorum. Günlerce etkisinden çıkamadım, hala da unutamıyorum. Zaten unutmak istediğim de yok.
İçerdekiler iki aşama üzerinden değerlendirilebilir. İlki istediğini almak için adamı ikna etmeye çalışan polis ile mahkûm arasındaki mücadele, ikincisi ise istediğini almak için baldızını ikna etmeye çalışan adam ile baldızı arasındaki mücadele…
Bu topluma reva görülen çirkinliklerin en büyüklerinden olan Recep İvedik yozlaşmadır, çöküştür, halk ile hiçbir ilgisi yoktur ve onu halkın bir parçası görmek halktan ümidi kesmek demektir.