Bir Baba Hindu, Sermiyan Midyat’ın yazıp yönettiği, BKM (Necati Akpınar) yapımı yeni “gişe komedimiz”. Başrollerde Sermiyan Midyat ve Nicole Faria var. Yardımcı rollerde ise Şafak Sezer, Burak Satıbol, Füsun Demirel ve Bülent Kayabaş oynuyor.
Türkiye’nin önde gelen mafya ailelerinden birinin varisi olan Fadıl Karyalone (Sermiyan Midyat), Hintli yoga/meditasyon hocası Gundhi’ye (Nicole Faria) aşıktır. Fadıl’ın babası (Hakan Akın) onu bir bakan kızıyla evlendirmek ister. Bir gün Gundhi yoga/meditasyon seansı sırasında Fadıl’ın malikanesinden kaçırılır. Gundhi’yi kaçıran onun Hindistan’ın en büyük elmas kaçakçısı olan annesidir (Füsun Demirel). Fadıl, yardımcısıyla (Burak Satıbol) beraber Gundhi’yi kurtarmak için Hindistan’a gider. Gerisi de teşebbüs aşamasında kalmış komiklikler ve şakalar ile dans ve şarkılardan oluşan bir film.
Filme herhangi bir beklenti ile gitmediğimi belirtmeliyim. Ama izlediğim şey beklentisiz halimi bile dumur edecek kadar kötüydü. Filmde iyi olan şeyleri baştan sayayım. Çünkü kötüleri saymak için bol bol vaktim olacak.
Filmin bir aşk hikayesi üzerine kurulması filmin doğru yaptığı ender şeylerden biriydi. Bir de Bollywood filmlerini hatırlatan danslar ve kostümler filme biraz renk katmış hepsi bu.
Gelelim filmin kötü yanlarına: Oldukça zayıf bir öykü var. Filmin en başından itibaren olayların akışına kendinizi kaptırıp karakterlerden bir tekine bile ısınmanın imkanı yok. Diyaloglardaki kelime oyunlarından oluşan espriler çok zayıf. Tek bir tanesinin bile salondan reaksiyon alamadığını söylemeden geçemeyeceğim. Arada geçen sayılı iyi espriler de diğerlerinin arasına kaynayıp gidiyor. Bu ne demek? Herkese hitab eden bir iş yapılamadığı gibi her espriye, her küfüre kahkaha koyuveren klasik gişe filmi seyircisi bile filmden hoşnutsuz.
Rol dağılımı konusu çok sorunlu görünüyor. Sessiz sinema döneminin mimikleriyle oynamaya yeminli Midyat ve zayıf kalan Faria bekleneni veremiyor. Diğer rollerin dağılımında da bir acayiplik var. Şafak Sezer, Füsun Demirel ve Bülent Kayabaş gibi usta isimler hep zayıf rollerde harcanırken göz önündeki karakterleri oynayanlar bekleneni verememiş. İnsanın aklına bir sürü kombinasyon geliyor: Fadıl’ın babasını Hakan Akın’ın yerine Bülent Kayabaş, annesini de Füsun Demirel oynasa, Burak Satıbol’un yerinde Şafak Sezer olsa bu filmin vasata yaklaşma şansı olabilirdi belki.
Otoriter dönemlerde toplumun tepkisi muazzam bir sanat yaratıcılığı olarak geriye dönüyor dünyada genellikle. Bizde ise yüksek sanattaki afallama kitsch’lere de sıçramış durumda. Basmakalıplık standartları bile yüksek kalır olmuş. Bir Baba Hindu, beklentilerinizi en aşağıya çekmeniz halinde bile bunun bir tık altında kalabilecek, rol dağılımı tuhaflıklarla dolu, komedisi unutulmuş bir yerli Bollywood parodisi, haberiniz ola!
Gerçek yorumunuz için teşekkür ederim. Kimse kötü olan filmleri kötüleyen yazı yazmıyor maalesef. Galalardan her çıkan mükemmel filmdi diyor.
Yorum isabetli ve yerinde, iyimser bir yaklaşımla bile filmin tutulur yanı yok. Fikir güzel, enstrümanlar yerinde ancak seneryo ve kurgu çok zayıf bu yüzden yoruyor. Final de filmin genel akışı gibi fiyasko. Emeğe yazık olmuş desek sadece 26 günde çekildiği bilgisine göre pek bir emek de harcanmamış. Sadece vakit kaybı..