Kısa film dendiğinde, uzun metrajın kısaltılmış bir kopyasını anlamak gerekmediğini gösteren şu olağanüstü-naif Abbas Kiarostami filmini öne çıkarmak istiyorum.
Görüntülerden filmin hikayesi büyük ölçüde anlaşılıyor fakat elimizdeki video Farsça orijinal ve İngilizce altyazılı olduğu için biraz açıklayayım. “Bir Problem İçin İki Çözüm” filmin adı. Bir çocuk ondan ödünç aldığı kitabı arkadaşına geri getirir, ancak kitap kendisinde olduğu sırada yırtılmıştır. Kitap sahibi bu duruma kızınca aralarında ciddi bir çatışma başlar. Sonra, ikinci bir seçenek daha sunar yönetmen…
Yirmi beş – otuz dakikalık bir ‘klasik hikaye’ anlatmıyor bu kısa film ama dört dakika içinde koca bir yaşam felsefesi sunuyor. Her şey çok basit ele alınmış filmde. Zaten, ‘sorunların çözümleri bazen en basittedir’, değil mi? Filmin ana fikri de bu sayılır aynı zamanda. Elbette, basitlik ile bayağılık arasında ince bir çizgi söz konusudur. Burada, Kiarostami’yi sanatçı mertebesine yükselten şey, belki, sunduğu küçük ayrıntılar aracılığıyla bayağılıktan çok uzakta bir yerde konum alabilmesi.
Tabii, sıradan bir izleyici ya da film üreticisi için, basit olanın ayrıntılarını kavrayabilmek ve istendiğinde bunları yeniden sahneleyebilmek son derece zor bir iş.* Okumak, araştırmak, yaşamak ve öğrenilenleri hayata geçirmeyi denemek şart. Evet, bunların tümünü yapsa da insan, bir Kiarostami olmayacaktır, yine de bu yolla, basitliğin peşinden giderek, gelişmiş bir sinema ve sanat anlayışına erişebilir.
Bir kum tanesinde dünyayı gören Blake gibi, küçücük bir filmde dünyanın koca dertlerini görebilir ve Kiarostami gibi, bu dertlere derman olma (çözüm) yolları arayabilir.
* Bu satırların yazarı için de aynı zorluk geçerli ve bir iki fikri olsa da ilgili ayrıntıların dökümünü yapma cesaretini henüz kendinde bulmuyor.
Oğuzhan Ersümer