Dün gece sıkıntılı bir şekilde sinema üzerine siteleri gezerken Beyazperde’de gördüğüm bir haber oldukca ilgimi çekti: “Korku sineması son yıllarda kötü huylar edindi. Uzakdoğu sineması artık farkını ortaya koymak yerine batılı izleyicinin beklentilerine göre filmler yapıyor. Hollywood ise iyi kötü ayırmadan uzakdoğu korku filmlerini yeniden çekiyor. Hatta onlarla da yetinmiyor. Senaryo konusundaki tıkanıklığını eski korku filmlerini yine, yeni, yeniden çekerek kapatmaya çalışıyor. Peki bu olumsuz tabloda hiç mi başarılı yeniden yapımlar yok? En ünlü korku filmleri sitesi Bloody Disgusting, Top 10’u belirlemiş” diyor ve listeyi veriyordu. Bloody disgusting, gerçekten ilginç ve meraklı bir sitedir. Hemen siteye girip yazının tamamını okuduktan sonra Türkçe çevirisini sizler için yapıp En İyi Yeniden Çevrimler listesini yayınlamak istedim. Buyrun buradan okuyun.
Bu toparlaması gerçekten zor bir listeydi… Çünkü kimsenin aşağıdaki 10 filmin tamamını beğendiğini sanmıyorum ki buna ben de dahilim. Düşünceme göre gerçekten iyi çevrim sayılabilecek 10 film yoktur ama bir şekilde listeyi tamamlamalıydık. Aşağıda bulacağınız durumu tam anlamıyla ifade etmeyecek bir liste olabilir ama 10 en kötü yeniden çevrim listemizi sunana kadar bekleyin! O kadar çok berbat yeniden çevrim varki bu listeyi hazırlamak çok daha kolay oldu. Eveet lafı uzatmadan Tüm zamanların en iyi 10 yeniden çevrimini belirlemeye geçiyoruz.
10. House of Wax (2005)
Dark Castle, korkunç kötü filmleri çekmekte ısrarlı bir yol haritası izliyordu fakat sonradan anladıkki tamamen yanılıyorduk! Film, aşırı derecede şiddetliydi, set tasarımları insanı şoke ediyordu, ve biz, Paris Hilton‘un, öldüğünü izleyebilecek kadar şanslıydık. Mumyalar Evi, Kesinlikle büyük bir film değildi, ve ilk yarısı hayli sıkıyordu , ama kesinlikle eğlenceli bir tecrübeydi. Herhangi bir sebep olmadan şiddetin hatırı için şiddet! fevkaladenin de fevkinde!
9. Hills Have Eyes (2006)
Alex Aja neredeyse kare kare aynı çektiği bu yeniden çevrimle mantığın ve anlamanın dışında bir şiddet ve kan gösterisi sunuyor. Bu şok edici film çoğu ülkede ancak NC-17 sertifikası ile oynama imkanı bulabildi.
8. Amityville Horror (2005)
Lutz’un korkunç trajedisinin tekrar yapımı, oldukça tüyler ürperticiydi. Ryan Reynolds, filmde inanılmazdı ve Melissa George onun bu huzursuz ritmine iyi ayak uyduruyordu. Tekrar izlediğinizde hatırladığınızdan daha iyi olduğunu göreceğiniz sıkı bir yeniden çevrim.
7. King Kong (2005)
Şahsen, ilk bakışta Jackson’un vizyonunu sevmiştim. Gerçekten bir karakter olarak Kong’un duygusuna sahip olabiliyordum ve herşeyiyle bir CGI olmasına rağmen acısını hissedebiliyordum. Ama biraz ciddileşirsek, dev bir maymun ve sıcak sarışın bir civciv? Film, bir tatil hasılat toplayıcısı olarak iyi iş yaptı ama fazla uzundu ve dinazorlardan kaçış sekansı gülünç derecede kötüydü. Tekrar çevrim olarak çok kayda değer değil ama kendine listede bir yer bulmayı başarıyor.
6. The Texas Chainsaw Massacre (2003)
Toobe Hooper’in efsane filmi 70’lerde çok iyi olsa bile zamanın aşındırmasına dayanamamış bir yapımdı (şimdi hayli sıkıyor) aslında ilk kez izlediğimde bir şey beynimi ve midemi yumruklamıştı. Tamamen rahatsız edici ve iğrençti Eğer bu hissi veren daha fazla film izleyebilseydik, eminim şimdi daha iyi bir dünya da yaşıyor olurduk. Çünkü sağlam bir duş alıp yatağıma girdiğimde aklımdaki tüm kirli düşünceler beni terketmişti (bu duyguyu ne kadar da özlemişim!)
5. Dawn of the Dead (2004)
Ölülerin Şafağı’nın yeniden çevrim haberleri ilk kez duyulduğunda türün iflah olmaz hayranları bunun olmasını hiç istemedi. Fakat Universal’in bu yeniden çevrim projesi hayranlık uyandıracak kadar başarılı oldu. Ryan Rotten senaryoya orjinalinden daha çok kan ve şiddet eklemişti ayrıca Sinema tarihinde ilk kez bir Zombi bebeğin doğumuna tanık olduk Teşekkürler Jack Snyder
4. The Blob (1988)
Kevin Dillon oynadığı en iyi rolüyle karşımızda… Bu film başlangıcından bitişine kadar 80’lere ait çılgınca ne varsa bize verebiliyor. 80’ler hakkında bildiğimiz ve sevdiğimiz herşey burada !
3. The Fly (1986)
Kesinlikle tüm zamanlar en iyi tekrar yapımlarından biri, David Cronenberg’in, sinek filmidir. Jeff Goldblum ve Geena Davis, rollerinde inanılmazdır. Goldblumun değişken hareketleri ve konuşması, tüm zamanların en iğrenç ve korkutan yaratıklarından birine yaşam veriyor. Film hala, beni hasta yapıyor. Bu, bir filmden daha çok, bir tecrübedir.
“Bir sineği yutan bir yaşlı bayan vardı, o muhtemelen, ölecek“. -Seth Brundle (Jeff Goldblum)
2. The Ring (2001)
THE RING , daha önce yüzlercesini izlediğimiz batılı korku filmlerinin en korkutucu taraflarını alan kusursuz bir filmdir ve açıkcası benim kişisel en korkunç film listemde de mutlaka bulunan bir yapımdır. THE RING taşıdığı rahatsız edici mavi tonla benzersiz bir tarzı taşır, rahatlıkla söyleyebilirim ki bu film bir başyapıttır fakat ikincisi de tamamen bir çöptür. (onu da en kötü filmler listemize aldık… yakında!)
1. The Thing (1982)
Eğer Sinek filminden daha iyi bir yeniden çevrim varsa oda mutlaka John Carpenter’ın The Thing’idir. çevrildiği tarihten bu yana binlere Tv şovu, çizgi filmler, belgeseller bu filmi defalarca refarans gösterdi ve şimdilerde yeniden bir yeniden çevrimi yapılması gündemde, Bu sci-fi horror filmi korkunun çekirdeğinin ta kendisidir. yaratık köpekler , H.P. Lovecraft yaratıkları, John Carpenter ve Kurt Russell… Cenneti koklamak bu olsa gerek!
Kaynak : Bloody-Disgusting
sinema tarihindeki ilk zombi bebek 2004 tarihli dawn of the dead’de değil romero’nun day of the dead filminde gösterilmistir. ancak bu bebek ölü bir zombi bebekti. ilk canlı zombi bebek ise peter jackson’ın efsane filmi braindead (dead alive)’de yer alır. hem de epey uzun ve komik sahneler eşliğinde.
ama dikkat ettiysen yazıda ilk zombi bebek denmiyor “ilk kez bir zombi bebeğin doğumuna tanık olduk” ifadesi yer alıyor :)
Hazır yazıda Ryan Reynolds’a değinilmişken Amityville Horror filminin dvd ekstralarında yer alan bir kamera arkası görüntü… kadın ve çocuklar yukarı kata doğru kaçmaktadır o sırada mutfak kapısı hızla açılır ryan reynolds iki elinde tuttuğu baltayla kapıda durmaktadır gözlerde tamamen sıyırmış bir adamın bakışı vardır ve o anda tüm set ekibi dayanamayarak “oouuuuu” diye bir nida çıkarıp tüm hislerime tercüman olmuştur :) ayrıca bakıcı rolündeki hatun yüzünden kendi çocukluğuma az yanmış değilimdir öyle bakıcım olsundur tüm hortlaklar evime dolsundur :)
Bana göre büyük bir hata var , çünkü The Thing’in 2011 yapımı yeniden çevrim değildir , prequeldir. Yani olayın başlangıcını anlatıyor. Bir nevi devam filmi de diyebiliriz aslında. Bu bağlamda yeniden çevrim değildir.
Zaten listedeki The Thing 1982 yapımı olan ve o da bir yeniden çevrimdir. Ayrıca listenin yayınlanma tarihi de 2008, o tarihte söylediğin film henüz çekilmemişti bile. :))))