Lucio Fulci’nin 1984 tarihli filmi “Murder Rock”, 80’lerin parıltılı disco dünyasını ve giallo türünün karanlık cinayet gizemlerini aynı potada eritmeyi amaçlayan ilginç bir deney.
Adından da anlaşılacağı üzere Cube Zero bir devam filmi değil, bir prequel. Bu sefer ilk filmden belirsiz bir zaman öncesine, dev küp projesinin muhtemelen ilk zamanlarına gidiyoruz.
Animatronik robotlar, tüfek üzerine takılmış fenerlerin kameranın önünden geçerken yarattığı o göz alıcı etki ve Endoskeleton’dan esinlenilmiş şeytani kırmızı gözler...
90’lı yıllar Avrupa’nın doğusu açısından oldukça sancılı zamanlardı. Sırp-Bosna savaşının acı bilançosu insanlık tarihinin kara lekelerinden birisi olmuştu.
Çok rahatsız edici ve korku dolu bölümler olmamasına rağmen, eğer değişik bir cin/hayalet korkusu seyretmek istiyorsanız size Lovely Molly tavsiye edebiliriz.
Bad Milo usta işi espriler, bol kanlı cinayetler ve bonus olarak bağırsaktan çıkan yaratık gibi ekstra bir sürpriz ile bir korku komediden beklenen her şeyi veriyor.
Zombi filmi sever misiniz? ABD dolaylarından önümüze düşse de buram buram İngiliz mizahı kokan The Battery, türün meraklılarının mutlaka eşlik etmesi gereken bir deneyim!