The Brutalist (2024), seyirciyi kendi dehlizlerine çeken, ana karakterinin ruh durumu ile kalbinizin bir nevi izometri yakalamasını sağlayan bir film. Adrien Brody birçok sahnede devleşiyor.
Neve karakterini oynayan Missy Keating, harika! Omen'den bu yana izlediğim en tedirgin edici ifadeye sahip, hikayeyi sürükleyen de o ancak yine yazmadan edemeyeceğim; o final nedir, nedendir Allah aşkına!
İyi bir gerilim seyretmek isteyen ve “korku sineması takipçisiyim” diyen herkesin seyretmesi gereken bir film Session 9. Sınırlı bütçe ve küçük bir ekip ile korku filmi çekme hayaline sahip amatör yönetmenler bu filmden mühim dersler çıkarabilirler.
X-Men'lere ilk filmden bu yana ısınamadım, Godzilla benim için büyük hayalkırıklığıydı ama Edge of Tomorrow / Yarının Sınırında kesinlikle yılın en iyi gişe filmi!
Uzun süresi ve sakin anlatımına karşın soluksuz izlenen Hannah Arendt aynı zamanda, iktidar ve birey ilişkisini özgürlük problemi bağlamında epeyce düşünmenize de yol açacak…
Filmde seyirci bir hakem misali... Ama eli boş kalan... Kimi dinlese haklılık payından bir nebzede ona sunuyor, konuşan bir filmin dinleyicisi olarak hem inanılmaz keyifle aralara sızıyor, hem de sürekli kafasının karışmasından bir rahatsızlık duyuyor.
Glory at Sea isimli kısasıyla dikkatleri üzerine çeken Benth Zeitlin, benzer temalı Beasts of the Southern Wild ile sinema dünyasına iddialı bir giriş yapıyor.
Romantik komedi sayılabilecek kadar aşk, aksiyon sayılabilecek kadar takip ve yaz filmi sayılabilecek kadar Hollywood içeren sosu ile Conspiracy Theory, adının hakkını veriyor.