The Brutalist (2024), seyirciyi kendi dehlizlerine çeken, ana karakterinin ruh durumu ile kalbinizin bir nevi izometri yakalamasını sağlayan bir film. Adrien Brody birçok sahnede devleşiyor.
Hollywood'a başkaldıran ilginç filmlerin sahibi Troma şirketi tarafından Amerika'da yayımlanan film b-filmi sevenler tarafından kısa sürede kült olmuş. Film ne kadar Troma'nın üretimi olmasa da onun filmlerinin ruhunu taşıdığını da söylemek lazım.
Gençlik, güzellik ve sonsuzluk… Ruhunu şeytana satman için yeter miydi? İnsanlar sağduyudan ölürler Dorian, birden kaybedilen bir an. Hayat bir andır. Sonrası yoktur. Bu nedenle hayatını daima en güçlü alevlerle yak…
Go adlı gilmi ile birçok festivalden ödülle dönen yönetmen Isao Yukisado’nun bu filmi sadece Japonya’da 100 milyon doları geçen bir hasılat ve gişe rekoru kırmıştır. Film, lirik anlatımı ve trajik öyküsüyle, Japon gerçekçiliğinin yanında Asya’nın o gerçekçiliğini de gözler önüne seriyor.
2008 Tayland yapımı Chocolate(Fury olarak da biliniyor) farklı bir dövüş sanatları aksiyonu. Prachya Pinkaew‘in yönettiği yapımın farkı ise Yanin “Jeeja” Vismistananda‘nın başrolde otistik bir kızı canlandırması. Filmin konusuna gelirsek Thai ve Japon yakuza çeteleri karşı karşıya gelmiştir. Japon çetenin lideri Masashi Thaylandlı
Soom / Breath: ‘Zaman’ kavramına karşı bir hayli takıntılı yönetmen Kim Ki-duk, yine zaman üzerinden giderek değişik ve ses getiren bir filme imza atmış.
Kirli Harry Callahan, teşkilatın pis işlerini seve seve üstlenmesinden olsa gerek, lakabına uygun bir biçimde kente asayişi getirirken, soğuk ve mesafeli tavırları ve azınlıklara olan agresif yaklaşımıyla bir bütün oluşturuyordu.
Humanoids from the Deep, hiç aksamayan temposu ile eğlence katsayısı yüksek bir film. Filmin seksist söylemi bir kısım izleyeni rahatsız edebilir, ama en nihayetinde bu bir istismar filmi.