Moontrap 1989 yılı mahsulü Robert Dyke tarafından yönetilmiş olan ABD yapımı bir film. Dyke’ın yönettiği ilk film. Bundan sonra Timequest (2000) ve InAlienable (2008) isminde iki bilim kurgu daha yönetmiş. Ayrıca Evil Dead II’nun (1987) görsel efektlerinden sorumlu kişiymiş kendileri.

blankBaşrollerde iki önemli isim dikkat çekiyor. Star Trek dizisinin kemik oyuncu kadrosundan Pavel Chekov rolü ile hatırlanan Walter Koenig ve her daim en sevdiğim aktörlerden biri olan, daha ilk filmi Evil Dead (1981) ile kült mertebesine ulaşmış Bruce Campbell.

20 temmuz 1969: Tarihte ilk kez insanlı bir uzay aracı Ay’a ulaştı. Apollo 11, 20 Temmuz 1969’da Ay yüzeyine indi. Astronot Neil Armstrong Ay’a ilk ayak basan insan oldu. Peki, gerçekten böyle miydi?

Albay Jason Grant (Walter Koenig) ve Ray Tanner (Bruce Campbell) komutasındaki uzay gemisi rutin bir uzay uçuşu sonrası dünyaya dönerken büyük bir uzay gemisi ile karşılaşır. Harap durumdaki gemi uzayda sürüklenmektedir. Uzay gemisinin üzerinde Mısır hiyerogliflerine benzer yazılar vardır. Albay Grant bu terkedilmiş uzay gemisine giderek garip bir cisim ve bir insana ait ceset bulur. Her ikisini de beraberlerinde dünyaya getirirler. Yapılan testler sonucu insanın yaklaşık 14.000 yaşında olduğu tespit edilir. Uzay gemisinin ise aydan hareket ettiği anlaşılır. (Bunu nasıl anladılar çözemedim.) Bu durumda insanlık aya ilk olarak 1969 yılında değil bundan tam on dört bin yıl önce gitmiş demektir.

blank

Mısırlılar tarafından kutsal kabul edilen bokböceğine benzer şekildeki garip cisimle ilgili hiçbir şey bulamazlar. Cismi parçalamadan açamayacaklarını anlarlar. Bu arada cisim kendi kendine açılır ve içinden minik bir robot çıkar. Sağdan soldan toparladıkları ile hacmen büyüyen robot kısa bir süreliğine NASA merkezinde terör estirir. Robot safdışı bırakıldıktan sonra ayda neler olup bittiğini anlamak üzere yeni bir uçuş yapılmasına karar verilir. Tabii ki Albay Jason Grant ve Ray Tanner önderliğinde. Dünya bir kez daha dünya dışı varlıklar tarafından tehdit edilmektedir. Ama ABD her zamanki gibi dünyayı koruma görevi için hazır ve nazır beklemektedir.

Moontrap kendi yağında kavrulmaya çalışan düşük bütçeli bir bilim kurgu. Diyaloglar berbat ötesi. Koenig ve Campbell tarafından canlandırılan karakterler hiç durmaksızın zırvalayıp duruyorlar. İki kelime ciddi laf konuştuklarına şahit olamadım. Hep espri, hep espri… Efektler değil günümüze göre, o günler için bile basit kaçıyor. Düşük bütçenin handikapları. Gerçi benim o yönden şikayetim yok, Amiga’da hazırlanmış gibi duran efektler bu tip filmlere daha çok yakışıyor. Senaryosu çok ahım şahım olmasa bile, kötü hiç değil. Bence en büyük eksisi, –oyuncular başta olmak üzere– hiç kimse filmi ciddiye almıyor gibisinden bir hava hissediliyor.

blank

Bunun dışında, şahane ikilimizin ayda robotlarla kapıştıkları inandırıcılıktan uzak sahneler oldukça eğlenceli. Robotların görüntüsü çok yaratıcı değil. Onlarca bilim kurguda benzerlerine rastlanabilir. Final ise tam bir seksenler klasiği. Her şey mutlu son ritüeline uygun olarak tamamlanıyor ve aslında her şeyin daha yeni başladığına işaret eden “tutarsa devamını çekebilelim” finali ile son nokta konuluyor.

Sadece Bruce Campbell‘ı uzayda görmek için bile seyredilebilir. Moontrap, seksenlere ait, eğlence garantili, düşük bütçeli bir bilim kurguya ihtiyacı olan her bünyeye merhem olabilecek kapasitede bir film.

Öteki Sinema için yazan Murat Kızılca

blank

Murat Kızılca

1971 İstanbul doğumlu. Aylık online sinema dergisi CineDergi ve aylık kültür sanat dergisi kargamecmua için sinema yazıları kaleme alıyor. 2008 yılından beri katkı sağladığı Öteki Sinema’da bir yandan da editörlük görevini sürdürüyor.

1 Comment Leave a Reply

  1. 80lerin bilim kurgu filmlerinin ayrı bir tadı var, sevmemek elde değil. Bu filmi tanıttığın için teşekkürler Murat arşive katmak için çalışmalara başlıyorum hemen.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

blank

Öteki'den Haber Al

Buna da Bir Bak!

blank

Facebook Botlarından Öncesi: Colossus The Forbin Project (1970)

Dennis Feltham Jones'un 1966'da yazdığı kitaptan uyarlanan Colossus: The Forbin
blank

Melancholia (2011)

Lars von Trier, Antichrist'tan sonra bir modern şaheserle daha karşımızda!