8 Eylül 1966. İlk Uzay Yolu bölümünün yayınlandığı tarih. Yani bugün, Uzay Yolu’nun 50. yıldönümü. Bu bilimkurgu bayramı yurtta, dış temsilciliklerde ve yavru vatan KKTC’de törenlerle kutlanırken biz de Öteki Sinema olarak Space.com’da yayınlanan Uzay Yolu tarihini ve diziyi etkileyen önemli olayları kendi süzgecimizden geçirerek dizinin Türk hayranlarına hediye edelim istedik. Karşınızda resimli Uzay Yolu tarihi:
15 Mart 1956: Uzay Yolu’nu bir hayli etkilemiş olan Forbidden Planet (Yasak Gezegen) adlı film gösterime girdi. Filmin baş karakteri olan Uzay Kruvazörü C-57D’nin kaptanı Yarbay J.J. Adams rolünde komedi filmlerinden tanıdığımız Leslie Nielsen vardı. Film, ülkemizde 1 yıl rötarlı gösterildi.
4 Ekim 1957: Rusya, dünyanın ilk yapay uydusu olan Sputnik’i uzaya fırlatarak bütün dünyayı şaşırttı ve uzay yarışında Amerika’ya büyük bir gol atmış oldu.
12 Nisan 1961: Uzaya çıkan ilk insan olan Yuri Gagarin, Rusya adına durumu 2-0 yaptı. Bu gelişmelerin Amerikan kamuoyu üzerinde büyük etkisi vardı.
1963: II. Dünya Savaşı yıllarında savaş uçağı pilotu olan Gene Roddenberry, savaştan sonra televizyon kanalları için yapımcılık işine girmişti. 1963 yılında The Leuitenant (Baş komiser) adında bir polisiye dizinin yapımcılığını üstlendi ancak dizi 1 sezon yayınlandıktan sonra yayından kaldırıldı.
1964: Gene Roddenberry, bir bilimkurgu dizisi üzerinde çalışmaya başladı. Kruvazör sınıfı bir uzay gemisinde geçecek olan dizide kahramanlar askerden çok kâşif olacaktı. Her hafta başka bir gezegeni veya uygarlığı ziyaret edeceklerdi. Gemi büyüktü ve başlarda 200 olan mürettebat sayısı zamanla 400’e kadar çıktı.
Aralık 1964: Roddenberry Uzay Yolu için The Cage (Kafes) adında bir pilot film çekti. Pilot bölümünde Atılgan’ın kaptanı Christopher Pike’tı. NBC yetkilileri filmi fazla felsefi bulmakla birlikte dizinin fişini çekmedi. Roddenberry’ye daha fazla aksiyon ve maceraya yer verecek şekilde değişiklikler yapmasını söylediler. The Cage yayınlanmadı ama filmden görüntüler The Menagerie adlı 2 bölümlük maceranın (1. sezon 11 ve 12. bölümler) içine yedirildi.
Temmuz 1965: William Shatner’ın başrolünü oynadığı yeni bir pilot filmi çekildi. The Cage’den sadece Leonard Nimoy’un canlandırdığı Mr. Spock karakteri alınmıştı. Geri kalan her şey yeniydi. Where No Man has Gone Before adlı pilot film dizinin 3. bölümü olarak gösterilecekti.
8 Eylül 1966: Uzay Yolu’nun ilk bölümü The Man Trap yayınlandı. Dizi zaman içerisinde gelişerek Amerika’nın demografik yapısıyla dünya konjonktüründeki güncel olayları geleceğe yansıtmaya teşebbüs edecekti. Rusya ve soğuk savaş, dizide Federasyon – Klingon savaşı olarak kendine yer bulurken The Man Trap 1973 yılında Turist Ömer Uzay Yolu’nda olarak yeniden filme alınacak ve dünya üzerinde çekilmiş ilk Uzay Yolu filmi unvanını kazanacaktı.
1967 sonu: NBC’nin sadece 2 sezon sonra Uzay Yolu’nu iptal edeceği söylentileri dolaşmaya başladı.
1 Mart 1968: Dizinin hayranlarından 100.000 mektup alan NBC, Uzay Yolu’nun bir sezon daha yayınlanacağını duyurdu. Böylesine büyük bir kitlesel hareket, üstelik internet gibi bir mecranın olmadığı bir çağda ilk kez gerçekleşiyordu ancak daha sonra Firefly, Farscape gibi diziler için de benzeri kampanyalar organize edilecekti.
3 Haziran 1969: Uzay Yolu’nun son bölümü yayınlandı. NBC, giderek düşen izlenme oranları yüzünden diziyi iptal etti. Ancak değişen pazarlamacılık anlayışı, zaman içerisinde bunun bir hata olduğunu kendisinin bile itiraf etmesine yol açacaktı.
21 Temmuz 1969: Neill Armstrong kendisi için küçük, insanlık için büyük bir adım attı ve Ay’da yürüyen ilk insan oldu.
21 Ocak 1972: Tarihteki ilk Uzay Yolu buluşması, hayranların çabalarıyla New York’ta gerçekleştirildi.
8 Eylül 1973: Dizi 7. yaşını kutlarken Star Trek: The Animated Series’in yayınına başlandı. Atılgan ekibinin yeni maceralarını konu alan bu animasyonda seslendirme sanatçılarının çoğu dizinin oyuncularından oluşuyordu. Daha sonra yayınlanmış olan pek çok Uzay Yolu dizi ve filmini etkileyen fikirler içermesine rağmen 1988 yılında bizzat Gene Roddenberry tarafından dizinin resmi tarihinin dışına itildi. Uzay Yolu için eser üreten yazarların animasyon dizisini referans alan olaylar yazması yasaklandı. Sadece 22 bölüm süren çizgi dizi, ülkemizde de TRT aracılığıyla yayınlanmıştı.
23 Mayıs 1977: Star Wars (Yıldız Savaşları) gösterime girerek hem ölmekte olan uzay operası türüne yeni bir hayat öpücüğü verdi, hem de bilimkurgu anlayışını değiştirecek kadar büyük bir kültürel fenomen haline geldi.
17 Haziran 1977: Paramount, Uzay Yolu’nu yeniden ekranlara taşıyacak yeni bir proje üzerinde çalıştığını duyurdu. Star Trek: Phase 2 adını taşıyan proje, ekibin yeni maceralarını konu alacaktı ve Paramount bu sefer 5 yıllık seferberlik görevinin tamamını filme almaya (yani diziyi 5 sezon sürdürmeye) kararlıydı. Dizi daha sonra rafa kaldırıldı ve o ana dek yapılan çalışmaların uzun metrajlı bir sinema filmi için kullanılacağı duyuruldu.
7 Aralık 1979: İlk Uzay Yolu filmi, Star Trek: The Motion Picture gösterime girdi. Eleştirmenler 45 dakikalık dizi senaryosunu bakışma sahneleriyle sündürerek 2,5 saate uzatan filme “vasat” diyerek insaflı bile davrandı.
4 Haziran 1982: Gene Roddenberry’nin stüdyonun isteklerine boyun eğmediği için devre dışı kaldığı ilk Uzay Yolu eseri, Star Trek II: The Wrath of Khan (Uzay Yolu II: Khan’ın Öfkesi) seyircilerle buluştu. Roddenberry filme tepki gösterip eleştirirken hayranlar ve eleştirmenler filmin o güne dek çekilmiş en iyi Uzay Yolu eseri olduğu konusunda hemfikirdi. Filmin yazarı ve yönetmeni Nicholas Meyer, bu film sayesinde Uzay Yolu üzerinde Roddenberry kadar söz sahibi olacaktı.
1 Haziran 1984: Star Trek III: The Search for Spock (Uzay Yolu III: Spock’u Ararken) gösterime girdi. Spock’u canlandıran Leonard Nimoy, yönetmenlik koltuğuna da oturmuştu. Filmin bunun dışında 2 önemli özelliği daha vardı: Christopher Lloyd kötü adam Klingon Kruge rolünü canlandırıyordu ve Atılgan bizzat Kirk’ün eliyle yok ediliyordu. 2. filmin yazarı Nicholas Meyer, adı geçmese de filmin senaryosuna katkıda bulunmuştu.
28 Ocak 1986: Uzay mekiği Challenger kalkış esnasında infilak etti. 7 astronot hayatını kaybetti.
26 Kasım 1986: Uzay Yolu’nun eski ekibini konu alan belki de en eğlenceli film, Star Trek IV: The Voyage Home (Uzay Yolu IV: Yuvaya Dönüş) yine Leonard Nimoy yönetmenliğinde çekildi. Nicholas Meyer bir kez daha senaryo danışmanlığı yaptı. Atılgan ekibinin kambur balina bulabilmek için zamanda geriye gittiği filmde çevreci mesajlar da eksik edilmemişti.
28 Eylül 1987: Star Trek: The Next Generation (Uzay Yolu: Yeni Nesil) Amerika’da yayınlanmaya başlandı. Kirk ve ekibinin zamanından 70 yıl sonra geçen dizide Atılgan-D’nin komutasını Jean-Luc Picard adında İngiliz aksanlı bir Fransız üstleniyordu. Uzay Yolu evrenine en büyük katkıyı yapan dizi 7 yıl yayınlandı. Ülkemizdeyse 1991 yılında, Türkiye’nin ilk özel kanalı Star 1 televizyonunda ve sadece ilk 2 sezonu yayınlandı.
8 Eylül 1988: Uzay Yolu tarihinin gelmiş geçmiş en tehlikeli düşmanı olan Borg’lar, faşist yönetimlerin kullandıkları enstrümanlardan yola çıkarak yaratıldı.
9 Haziran 1989: Eski nesille 5. film. Star Trek V: The Final Frontier (Uzay Yolu 5: Son Sınır), zaten kötü eleştiriler almış olan ilk filmin konusunu başka bir açıdan yeniden anlatıyordu. William Shatner’ın yönetmenliğini üstlendiği filmin bunun yanında (bizzat Shatner’ın da kabul ettiği) pek çok hatası vardı. Gelmiş geçmiş en kötü Uzay Yolu eseri kabul edilen film, az kalsın fikrî mülkün mezara gömülmesine sebep oluyordu.
24 Ekim 1991: Uzay Yolu üzerindeki etkinliği günden güne azalmış olsa da efsanenin yaratıcısı olarak hakkı her zaman teslim edilen Gene Roddenberry, 70 yaşındayken kalp krizi sonucu hayatına veda etti.
6 Aralık 1991: Nicholas Meyer’le Roddenberry arasındaki buzların erimesine vesile olan 6. film gösterime girdi. 5. filme hiç karışmayan Meyer’in bir kez daha yönetmenlik ve senaristlik koltuğunu doldurduğu film Soğuk Savaş’ın bitimini ve Rusya’daki komünist rejimin yıkılışını konu alarak dizinin özüne geri dönüyordu. Eski ekip için bir jübile niteliği taşıyan film, hem eleştirmenlerin hem de hayranların sevgisini kazanmıştı. Ünlü model İman’ın da filmde ufak ama önemli bir rolü vardı.
3 Haziran 1993: Star Trek DS9 yayınlanmaya başlandı. DS9’un Atılgan’ın dışında bir yerde geçmesi gibi önemli bir özelliği vardı. Hatta DS9, bir uzay gemisinde bile geçmiyordu. Çok önemli bir noktadaki uzay üssünde meydana gelen olayları anlatıyordu. Kaptanlık rolünün siyahi bir oyuncuya verilmesi de dizinin bir başka önemli özelliğiydi. Artık ufaktan Uzay Yolu fikrî mülküne ayak bağı olmaya başlayan Roddenberry kanunlarının da bir hayli esnetilmesi ve yavaş yavaş işlenen uzun soluklu sayesinde DS9 en ilerici Uzay Yolu dizisi oldu. Belki de en iyi Star Trek dizisi olan DS9’un bütün meziyetleri maalesef intihal tartışmalarının gölgesinde kaldı. Türkiye’de dizinin sadece ilk sezonu 1997 – 1998 yıllarında Cine5’te yayınlandı.
19 Mayıs 1994: Star Trek: TNG’nin son bölümü yayınlandı.
18 Kasım 1994: 7. Uzay Yolu filmi, Star Trek: Generations (Uzay Yolu: Nesiller) adıyla gösterime girdi. Kirk’le Picard’ı buluşturan film, bu fikrin aslında kâğıt üzerinde durduğu kadar parlak olmadığını da göstermiş oldu.
16 Ocak 1995: Paramount’un yeni açtığı televizyon kanalının izlenme oranlarını arttırmak maksadıyla geliştirilen Star Trek Voyager’ın ilk bölümü yayınlandı. Voyager, 2 büyük Uzay Yolu tabusunu daha yıkıyordu: Geminin kaptanı bir kadındı ve Roddenberry kanunlarının aksine 2 büyük muhalif gruptan oluşan mürettebat üyeleri birbiriyle hararetli tartışmalar yapıyor, hatta bazen kavga ediyordu. Yazım tarzı olarak TNG’yle DS9 arası bir tarz benimsenmişti. Yani bir ana konu vardı ama bölümler birbirinden büyük ölçüde bağımsızdı. Zaman içerisinde bu kurallara muhalefet azaldı ve dizinin tadı da aynı ölçüde kaçmaya başladı.
22 Kasım 1996: Belki de en popüler Uzay Yolu filmi, Star Trek: First Contact (Uzay Yolu: İlk Temas) gösterime girdi. Dizinin oyuncularından Jonathan Frakes’in yönettiği filmde Borg’lar ana düşman rolünü üstleniyordu. Film, dizinin en iyi bölümlerinden biri (belki de en iyisi) seçilen, 3. sezonun finali Best of Both Worlds’ün devamı niteliğindeydi. Aksiyon dozunun iyice yükseldiği İlk Temas bilimkurgu hayranlarını tatmin etti ama diziyle arasındaki tutarsızlıklar yüzünden sıkı Uzay Yolu hayranlarının eleştiri oklarının hedefi oldu.
Ocak 1998: Uzay Yolu’na ait etkileşimli filmlerin ve filmde kullanılan dekor, maket gibi nesnelerin sergilendiği Star Trek: The Experience, Las Vegas’taki Hilton otelinde açıldı.
11 Aralık 1998: 9. film Star Trek: Insurrection (Uzay Yolu: İsyan) gösterime girdi. Yine Jonathan Frakes’in yönettiği film eleştirmenlerden pek geçer not alamadı.
2 Haziran 1999: Star Trek DS9’un son bölümü yayınlandı. Uzay Yolu dizilerinin 7 sezon yayınlanması artık hafiften bir gelenek halini aldı.
11 Haziran 1999: Orijinal ekibin doktoru Leonard “Bones” McCoy’u canlandıran DeForest Kelly, mide kanseri yüzünden 79 yaşında hayatını kaybetti.
23 Mayıs 2001: Star Trek Voyager, 7 sezonluk yayın maratonunu tamamlayarak ekranlara veda etti.
26 Eylül 2001: Star Wars’un moda ettiği “öncesini anlatalım” modası Uzay Yolu’na da sıçradı. Enterprise, Kirk ve ekibinden yaklaşık 100 yıl öncesini, Federasyon’un kuruluş yıllarını ve insanlığın kendini kanıtlama mücadelesini konu alıyordu. Bilimkurgu piyasasının çok kalabalıklaşmış olması ve Babylon 5, Farscape gibi dizilerin seyirci üzerindeki etkisi yüzünden orijinal dizinin formatına dönen Enterprise’ın izlenme oranlarıyla yıldızı pek barışmadı.
13 Aralık 2002: Yeni Nesil kadrosuyla çekilen son film, Star Trek: Nemesis (Uzay Yolu: Düşman) gösterime girdi. Jonathan Frakes’in yönetmenlik koltuğunu Stuart Baird’e terk ettiği film olumsuz eleştiriler aldı. Tom Hardy’nin kafasını kazıtıp Patrick Stewart’ın klonu olarak yutturabileceklerini zanneden yapımcılar hüsrana uğradı.
13 Mayıs 2005: Star Trek: Enterprise, 7 sezon yayınlanma geleneğini bozarak 4. sezonun ardından iptal edildi. Böylece 18 yıldan beri ilk kez bir Uzay Yolu dizisinin yayınlanmadığı yıllar başlamış oldu.
20 Temmuz 2005: Işınlamaların kahramanı Scotty’yi canlandıran James Doohan, pnömoni ve Alzheimer’e yenik düşerek 85 yaşında hayatını kaybetti.
5-7 Ekim 2006: Christie Açık Arttırması’nda Uzay Yolu dizilerine ait eşyaların satışından 7,1 milyon dolar gelir elde edildi. Sadece Star Trek: TNG’de kullanılan büyükçe bir Atılgan-D maketine 546.000 dolar ödendi.
1 Eylül 2008: Las Vegas’taki Star Trek: The Experience kapılarını kapattı.
7 Mayıs 2009: J.J. Abrams, Uzay Yolu’nu yeniden canlandırdı. Chris Pine ve Zachary Quinto’nun başrolünü paylaştığı film, her ne kadar o güne dek izlediğimiz tüm Uzay Yolu dizi ve filmlerini ıskartaya çıkarsa da “zamanda kırılma” gibi son derece akıllıca bir hikâye unsuruyla yeni ufukların kapısını araladı. Bu fikir o kadar etkili oldu ki, daha önce Spock rolüne dönmeyi sadece kontratında yazan maddeler yüzünden (mecburen, mecburiyetten) kabul eden Leonard Nimoy, bu film için bir kez daha Spock kulakları takmayı kabul etti.
17 Mayıs 2013: J.J. Abrams’ın yeniden yorumladığı Uzay Yolu’nun devam filmi Into Darkness (Bilinmeze Doğru) gösterime girdi. Ön yapım süreci boyunca senaristlerin tıkanmasıyla gündeme gelen, senaryosu bu yüzden geç teslim edilen film Kirk’ün en büyük hasımgillerinden Khan Noonian Singh’i strateji dehasından mahallenin kötekçi kabadayısına indirgiyor, ta ilk filmden beri Abrams’tan şüphe eden Trekkie’leri haklı çıkarıyor, ilk filmin kredisinden yiyordu.
27 Şubat 2015: Spock’ı ölümsüzleştiren, orijinal dizinin gerçek yıldızı Leonard Nimoy solunum yetmezliği nedeniyle, Bel Air’deki evinde, 83 yaşında hayata gözlerini yumdu. Geride bir eş, iki çocuk, altı torun ve on milyonlarca hayran bıraktı. Bilimkurguya yaptığı katkılardan ötürü ismi bir göktaşına verildi.
2 Kasım 2015: Yeni Uzay Yolu dizisi Discovery duyuruldu. Enterprise’ın 2005’te iptal edilmesinden bu yana televizyonda yayınlanacak olan ilk yeni Uzay Yolu dizisi olan Discovery, orijinal dizinin 10 yıl öncesinde, USS Discovery adlı gemide geçecek ve Abrams’ın bol patlamalı versiyonundan çok orijinal dizinin keşif ve gizem unsurlarına odaklanacak. Daha önce DS9 ve Voyager’da yazar olarak çalışan Bryan Fuller ve Alex Kurtzman’ın ortak yapımcılığında çekilecek olan dizi, Ocak 2017’de gösterime girecek.
19 Haziran 2016: Abrams’la başlayan seride Pavel Chekov rolünü Walter Koenig’den devralan Anton Yelchin hayata veda etti. Eve gelen arkadaşları tarafından arabasıyla duvar arasına sıkışmış olarak bulunan Yelchin sadece 27 yaşındaydı.
22 Temmuz 2016: Yeni sinema serisinin üçüncü filmi Beyond (Sonsuzluk) gösterime girdi.