Her fırsatta yerli kısa filmlerin aslında uzunlardan daha derinlikli, daha zekice ve üzerinde daha çok düşünülmüş olduğunu söylüyorum. Bu yüzden benim en beğendiğim filmler hep kısalardan oluşuyor. Gözde Yetişkin ve Emre Sert’in yönettiği Rodi isimli kısa film de beni derinden etkileyen filmlerden. Bazı yazılarımda Rodi’den kısaca bahsetmiştim. İyi filmleri yazarak anlatmak çok zor çünkü aslında formülünü hiçbir yönetmenin bilmediği bir yöntemle ortaya çıkıyor iyi filmler. Bu yöntem okullarda öğretilen, kitaplarda yazan sinematografik öğelerle açıklanamaz. İyi yazılmış bir senaryoyla iyi görüntü ve sanat yönetimi bile yapmanız ortaya iyi film çıkacağının garantisi yok. Bir filmi iyi yapan ruhtur. Bu ruh sadece yönetmenin kendisiyle ilgilidir. Sinemayı da sanat yapan budur aslında. Öteki türlü, kuralları belli olan bir disiplin sanat değil sadece bir endüstri olurdu.

Lafı çok uzatmadan hem sinematografik öğelerin hakkını veren hem de bir ruha sahip olan Rodi’yle sizi baş başa bırakıyorum. Onun da size söyleyecekleri var. İyi seyirler.

blank

Sidar Serdar Karakaş

Çok küçükken kiralık VHS’lerden dayısıyla birlikte zombi filmleri izledi. Zombilerden çok korktu. Büyüyünce o filmleri George A. Romero’nun yaptığını öğrendi. Üstada hayran oldu. Sinema öğrencisiyken Andrzej Zulawksi filmlerini keşfetti. Zulawksi filmleri ona her zaman güç verdi. En zor anlarında kurtarıcı filmi Possession (1981) oldu. 2006 yılında Öteki Sinema’yı düzenli okumaya başladı. Korku filmlerini ve B Filmleri burada sevdi.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

blank

Öteki'den Haber Al

Buna da Bir Bak!

blank

Kısa Film: Still Life

Still Life, seyirciye pençesini geçiren, film bittikten sonra da seyircinin
blank

Ama Kısalar İyidir

"Ama kısalar iyidir" diyerek ilgimizi çeken kısa filmlere denk geldikçe