Latin aşık dendiğinde insanların aklına güneşin yaldızladığı seksi, romantik ve doyumsuz bir Tarzan geliyor. Hollywood’un “yıldız sistemi”ne ve foklorik “Latin olma” önyargısına teşekkür etmemizi gerektiren harikulade bir imaj!
María Ximena Pineda / @anacaonax
İspanyol filolog Jorgi Luengo “Latin Erkeksiliğin Popüler İdolleri” adlı makalesinde; 20. yüzyılın ilk üç çeyreğinde ve savaş sonrasında gelişen kollektif havızada, sözde “Latin ırkı”na mensup herhangi bir yerlinin maceracı kişiliğinin kayıtsızlığında meftun olmak niyetinde olduğu ve iş sevmeye geldiğinde ateşli olduğu yargısı vardı diyor.
Sonrasında Hollywood geldi ve bu “Latin aşık”ı, 1921 yapımı Mahşerin Dört Atlısı‘nda bohem bir tango dansçısı ve ressam olan Julio Desnoyers olarak İtalyan aktör Rudolph Valentino‘nun bedeninde can buldurdu. Tüm ev kadınlarının tatsız yataklarını vahşi bir şehvetle ezmek isteyeceği bir Latin aşık olarak. Valentino, aralarında Julio Iglesias, Antonio Banderas, Andy Garcia, Javier Bardem, Gardel ve daha niceleri olan koca bir yıldız sistemi başlattı. Bugün bile, 21. yüzyılda bu Latin aşık, Amerika’ya gelen ve “tropikal Don Juan”larını arayan kadınların kollektif hafızasızlığında güçlü bir yer ediyor!
Böylece karşımızda çoktan klişeleşmiş, bastırılamaz ve durdurulamaz Latin erkek, romantik aygır var. Ayrıca tüm gizemli Amerika’nın vücut bulduğu, vahşi, esmer, doğurgan ve oldukça seksi bir kadın Latin aşık imgesi de yok değil. Bunun kanıtı da eşine az rastlanır, özel, balıketli, yuvarlak hatlı, iç gıcıklayıcı, hayvani ve çılgınlarca sevişmeye düşkün olarak Jennifer Lopez‘in, Salma Hayek‘in, Penélope Cruz‘un, Eva Longoria‘nın bedenlerinde reankarne olmuş olarak varlık gösteren karakterler.
Sonra Modern Family dizisinde Sofia Vergara‘nın çirkince sunulan karakteri geliyor; bir Latin aşık gölgelemesi, Kolombiyalı, cahil, yetersiz ve az konuşan, biraz şuh ve çekiciliği ile geçinmeye çalışan, sıradan ve adi kaltak! Talk show’lardan ve kırmızı halı etkinliklerinden sonra bir numaralı alay konusu olan ve biz Kolombiyalıları yerlere düşüren tehlikeli bir karakter.
Kadın ya da erkek Latin aşıkların Kuzey Amerikalı pragmatistlerden, Nordik-Cermen ahaliden daha tutkulu, daha vahşi, çekici ve hatta daha seksi olduğuna dair üretilen zararsız düşüncede bir sakınca yok. Asıl bunaltıcı olan, Gringo yıldız sisteminin beyin yıkayıcı etkisi yüzünden bu prototipin abartılı bir karikatüre dönüşüyor olması. Tıpkı sinematografik güçleri sayesinde Soğuk Savaş döneminde Rusları, “War on Drugs” (uyuşturucuyla mücadele) döneminde Meksikalıları ve Kolombiyalıları, son olarak da 9-11 saldırılarından sonra Müslümanları terörist ilan ettikleri gibi.
Aslında bizler için Latin aşık imgesinin hafifmeşref kısmını kabul etmekte bir sorun yok. Çoğu kişi, bu vesileyle fetih faaliyetlerine devam ediyor! Hatta iltifat olarak bile değerlendirilebilir; kim (Rudolph) Valentino, Gardel, Salma Hayek ya da Penélope Cruz ile kıyaslanmak istemez ki? Ama yine de, ince eleyip sık dokuyunca, aslında bu bir hakaret!
İş; Latin aşık olmaktan çıkıp “ben satılığım” diye bağıran bir çift memesiyle bayağı bir kuklayı temsil etmeye doğru giden Sofia Vergara‘ya verilen acınası değerlendirmelere gelince, kötü hissetmek kaçınılmaz. Belki Latin erkekler, bu Latin aşık cinsel portresinin en az yara alanları. Kadınlar ise bu seksüel Latin aşık karikatürünün şehitleridir.
Gerçek şu ki; “Latin aşık”, en az Valentino zamanında olduğu kadar geçerli, sadece artık çok daha güçlü. Sofia Vergara’nın Modern Family’de canlandırdığı karakter Gloria, bizleri birer Latin aşık olarak değil de, seks karşılığında satılabilir birer meta olarak pazarlayan seksüel katalogtaki bir öğe sadece.
20.yüzyılın ilk yarısından beri Hollywood’taki Latin aşıkların film ikonografisinde çok şey değişti. Latin aşıklarda artık romantik, rafine ya da gizemli hiçbir şey yok. Onlar artık katalog; reklam sektöründeki seks divaları.
Sevgili yabancılar; Latin aşıkların, Sofia Vergara‘da hayat bulan karakter ile ortak hiçbir şey paylaşmadığını söylemek zorunda hissediyorum. Hatta tam aksine, onun gibi görünmek için sütyen ölçülerimiz yeterli olmayabilir. Sevgili yabancılar, tüm saygıyı hak eden akranım “Latino”lar (erkek Latin aşıklar) Antonio Banderas ya da Javier Bardem‘den oldukça farklılar. Sunulduğu haliyle “Latin aşıklar” bir mittir ve bu miti satan da Hollywood’un yanıltıcı reklamlarıdır.
Bogotá, Kolombiya
Aslen Cartel Urbano Dergisi için yazılmış, Bayan Yanı 8 Mart Özel sayısında yayınlanmıştır. http://www.cartelurbano.com
İspanyolca aslından çeviren: Ezgi Aksoy
bir Bardem portresi hakkında su yüzüne çıkmayı bekleyen birçok aşındırılmamış kelimeyi bir yastıkta kocatmayı başaran tatlı mı tatlı bir şeyler olmuş. beğendik vallhalla:)