Kült yönetmen Stuart Gordon’dan yine harika bir kara film! Reanimator (1985) gibi bir geceyarısı sineması klasiğinden sonra türlü “öteki film”i yönetmiş olan Stuart Gordon, son dönemde Edmond (2005) ile bir tarz değişikliğine gitmişti. Şimdi Stuck ile yine Edmond’e benzer bir kara film atmosferi yakalayan Stuart Gordon, kanımca kariyerinin en iyi bir iki filminden birine imza atmış.

stuckBaşrollerde Mena Suvari ve Stephen Rea’nin olduğu film gerçek bir olaydan esinlenerek yazılmış. İşini, evini, elindeki avucundaki neyi varsa herşeyini kaybetmiş bir adam, geceyarısı kırmızı ışıkta geçerken bir arabaya çarpar. Daha doğrusu araba buna çarpar ve adam ön camdan içeri girer. Arabayı kullanan Brandi (Mena Suvari) panik içinde ne yapacağını bilemeyerek gaza basmaya devam ederken adam yarısı arabanın içinde, yarısı camdan dışarda, kanlar içinde baygın yatıyordur. Brandi, önce bir hastaneye gitmeye karar verir ama daha sonra hapse atılmaktan ve işini kaybetmekten korkutuğu için evine kaçar. Ön camındaki adam sıkışmış ve baygın bir halde, Brandi arabayı garaja kitler ve öylece bırakır…

Edmond’da olduğu gibi Stuck’ta da yine tutunamayanların başından geçen inanılması güç bir hikaye var; Normal insanların anormal durumlarda nasıl korkunç şeyler yaptıklarının hikayesi. Hele ki bu normal insanlar geçim sınırında, tutunamayan insanlar ise durum daha da korkunç olabiliyor. Stuck, yine Edmond gibi fantastik sinema ve korku janrasından bir adım uzak. Canlanan cesetler, uzay kamyoncuları, denizden gelen farklı bir ırk gibi Stuart Gordon detaylarını bu filmde beklemeyin.

Film, 2007 yılında Cannes Film Pazarı’nda ilk defa seyirciyle buluşmus ve bugüne kadar eleştirmenlerden oldukça yüksek notlar almış (The A.V. Club gazetesinin 2 yazarı Stuck’ı 2008’in en iyi 10 filmi listelerine almışlar. Wikipedia’nın yalancısıyım…)

Filmin başka bir enteresan tarafı da 1970’lerden beri yeni film üretmemiş olan ünlü İngiliz kült korku b-film prodüksyon şirketi Amicus‘un (The House That Dripped Blood (1971), The Beast Must Die (1974) gibi kült klasiklerin yapımcısı) neredeyse 30 sene sonra yaptığı ilk film olması! Bir korku filmi olmasa da enteresan küçük bir kara film olarak Stuck, Amicus için çok güzel bir yeni başlangıç!

blank

Can Evrenol

University of Kent’ten “Sanat Tarihi” ve “Film Theory”mezunu. Bahçeşehir Üniversitesi’nde seçmeli sinema dersi vermekte. MEHTAP ve OMEGA VATAN isminde iki kısa romanı var. Yeni sinema filmi SAYARA (2024) çok yakında!

4 Comments Leave a Reply

  1. Stuart Gordon’un yılmaz takipçilerinden olarak Stuck’ı ben de beğendim. Her ne kadar gönül Gordon’dan korku filmleri beklese de…

  2. Keşke 1milyon usd isteseymişim yaw. Stuck dedik 2 gün sonra yazısı düştü siteye:) Sağolasın Can.

  3. gerilimin yanısıra durumun absürdlüğünü de kararında bir mizahla vermiş başarılı bir film bence. Bu arada bir sitede (beyazperde galiba)okuduğum filmle ilgili bir eleştiride ‘tv filmi’ne benziyor diyordu. Oysa bence film oldukça güçlü bir sinema duygusuna sahip. Sinema filmi deyince illa da kovalamacalar, patlamalar ya da egzotik mekanlar olması gerekmiyor ki.

  4. Stuart Gordon’u severim. Ama film hakkında bilgim olmasına rağmen yine de şaşırttı beni. (çoğu yerde o kadar olumlu eleştiriler okudum ki, Gordon’u sevmeme rağmen bir “hype” havası hissetmedim değil. neyse ki filmin beni utandırmasından memnunum.) Aynı zamanda hem gerip hem kara kara güldürüp hem de inasnı/düzeni iğneleye iğneleye eleştirmek konusunda çok başarılı olmuş. Ayrıca oyunculuklar da cuk oturmuş. Yine yanlış anlaşılmamak (!) için tv filmi konusunda espri yapmayayım ama anlattığı hikayesi önemli olan böyle bir filmi, dediğiniz gibi büyük film güzellikleri yok diye basite indirgemek pek sinemaseverliğe sığmaz diye düşünüyorum.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

blank

Öteki'den Haber Al

Buna da Bir Bak!

blank

Gladiator 2: Roma Hayali mi, Hollywood Rüyası mı?

Ridley Scott’ın Gladiator 2 ile beyazperdeye dönüşü, sinemaseverler için büyük
blank

The Pervert’s Guide to Cinema (2006)

''Sinema, en sapkın sanat biçimidir!'' Modern kültürel felsefenin Elvis'i olarak