seasoning houseİnsanlık Utancına Bir Ayna Daha 

90’lı yıllar Avrupa’nın doğusu açısından oldukça sancılı zamanlardı. Sırp-Bosna savaşının acı bilançosu insanlık tarihinin kara lekelerinden birisi olmuştu. Öyle ki bu savaşla beraber Sırp askerlerinin kirli işleri, takas, rüşvet, gasp, tecavüzlerde alıp başını gitmişti. Sırp askerlerin zulmü çerçevesinde çocuk yaşta pek çok ufak kız çocuğu genelevlerde zorla çalıştırılıyordu. The Seasoning House’un odak noktası da bu evler ve bu evlerde yaşanan acı gerçekler…  Köyleri basıp halkı katleden Sırp askerler genç kızları toplayarak kendilerine bağlı genelevlerinde çalışmaya zorluyorlardı. Bu genç kızlara acımasız bir şekilde tecavüz ediliyor hatta ağır işkencelerle öldürülüyorlardı. Müşteri konumundaki askerler ne kadar çok para verirlerse işkence yapmak için o kadar fazla özgür oluyorlardı!

Öteki Sinema için yazan: Egemen Tokatlıoğlu

Oturduğu köy basılmış ailesi öldürülmüş ve kaçırılmış, sağır, dilsiz Angel’ın da kaderi aynı bu talihsiz kızların ki gibi olacaktı. Angel diğer kızlarla birlikte etrafında ne olup bittiğini anlamadan kendisini genel ev patronu Viktor’un karşısında bulur. Viktor çok acımasızdır. Kızları tehdit eder ve kaçmaya herhangi bir şekilde teşebbüs etmemeleri için kızları uyarır. Hatta bir kızın boynuna bıçak saplayarak durumun ciddiyetini anlamalarını sağlar. Angel, sağır ve dilsiz ayrıca yüzünde bir doğum izi bulunduğundan Viktor’un hizmetçisi olur. Kızları gelecek olan askerler için hazırlar, onlara uyuşturucu verir. Kızların ona yalvarışlarını görse de elinden bir şey gelmez.

The Seasoning House001

Angel, yine bir başka kıza uyuşturucu vererek onu hazırladığı esnada kızın işaret dili bildiğini fark eder. Aralarında bir arkadaşlık başlar. Angel evin havalandırma boşluklarından kızın odasına gitmeye başlar. Bu şekilde bu havalandırma boşluklarını iyice öğrenen Angel evin farklı yerlerine çıkışları da ezberlemiş olur. Sık sık ziyaretine gittiği bu arkadaşının tecavüz ve darplardan dolayı yavaş yavaş yok oluşuna şahit olur. İçi bunu kaldırmasa da mecbur olduğunu bilen Angel ancak kıza moral vermekle kalır.

Bu esnada Viktor bir gece Angel’a bunları para için yaptığını ve yeterli bir birikim yaparsa beraber bir hayat kuracaklarını söyler. Viktor’un samimiyetine tabii ki şüphe ile yaklaşırız ancak Viktor ilginç bir hamle yaparak evin tüm odalarını açan bir anahtarı Angel’a verir. Bunu ‘sana güveniyorum, gitmeyeceğini biliyorum’ sözleriyle genç kıza sunar.

Angel’ın kafası karışmıştır. Evden gitmekte serbesttir, ama bir yanda sürekli işkence ve tecavüze maruz bırakılan arkadaşını da terk etmek istemez. Çok ağır darp edilen genç arkadaşının yanına gittiğinde, kızın artık dayanamayacak duruma geldiğini gören Angel ağlayarak kolyesini arkadaşına verir. Bu bir nevi elveda anlamına geliyordur. Çünkü genç kızın öleceğini artık ikisi de biliyorlardır.

The Seasoning House003

Bir grup Sırp askeri geneleve gelir. Bu Viktor’un sürekli iş yaptığı üst düzey asker Goran ve beraberindeki asker arkadaşlarıdır. Goran aynı zamanda Angel’ın ailesinin katledilmesinden sorumlu kişidir. Angel, Goran’ı görür görmez olaylar gözünde yeniden canlanır. Goran’ın iri kıyım askerlerinden Ivan, Angel’ın arkadaşı olan kızın odasına gider. Genç kıza yumruklayarak tecavüz etmeye kalkışır.

Angel, iri kıyım asker Ivan’ın, arkadaşına korkunç tecavüzüne sessiz kalamaz ve havalandırma boşluğundan arkadaşının odasına giderek Ivan’ı defalarca bıçaklar, öldürür. Bunu fark eden Goran hemen harekete geçerek askerlerini kızı bulmaları ve öldürmeleri için görevlendirir. Angel havalandırma boşluğunda adeta bir kaptı kaçtı yarışına girer. Angel kendini dışarıya atar, Viktor, Goran ve askerleri ormanlık alanda kızın peşine düşmüşlerdir. Viktor ve Goran bu noktada ters düşerler.

Angel ormanda arkasına bakmadan koşarken acı bir gerçekle daha karşılaşır. O da bir nevi toplu mezardır. Hatırlanacağı gibi 90’lı senelerde Sırp katliamları ile toplu mezarlar bulunmuştu. Bu toplu mezarlar kadın erkek çocuk demeden herkesin bir bir öldürülerek toplu şekilde çukurlara atılmasını kapsıyordu. Bu mezarlar ilk defa Srebrenice civarında bulunmuştu. 1995 yılında yapılan bu toplu katliam insanlığın yüz karası olmakla beraber, filmde bu katliam ve tecavüzlerin altı çizilerek insanlara o günlerin sertliğini en açık şekilde aktarılıyor.

The Seasoning House002

Angel’ı kovalayan acımasız asker Goran, Angel’ı bir fabrikada sıkıştırır. Ancak Angel’ın hakim olduğu havalandırma boşluklarına Goran için mezar olacaktır. Goran havalandırma boşluklarının birisinde sıkışarak kaderini yaşar…   Onun yalvarışlarını yakarışlarını tıpkı o genel evdeki kızların yakarışları gibi kimse duymayacaktır.

Masum Angel’ın gözünden izlediğimiz film sert sahneleriyle ve yaşanmışlık kokan o ağır dramla izleyenlerin için burkuyor, hatta yıkıp geçiyor. İnsanlık utancı olarak nitelendirilebilecek bu tarihe gömülü daha kim bilir kaç genç kızın çığlığı karanlıkta kaybolup gitti. 90’lı yıllarda Doğu Avrupa’da yaşanan tip olaylar, savaşla beraber gelen yıkımların, insanların hayatlarının nasıl parçaladığını içimizi acıtarak bizlere sunuyor.

Filmin yönetmeni aslında pek çok popüler filmde makyaj sanatçısı olarak çalışmış Paul Hyett. Filmografisinde ilk film olmasına karşın oldukça başarılı bir iş ortaya çıkartmış diyebilirim. Bunun dışında Angel karakterine hayat veren Rosie Day’in başarılı performansı ile Screamfest’te en iyi aktris ödülünü kucakladığının da altını çizelim.

Film, tür olarak gerilim/korku kategorisinde değerlendirilirken insan sormadan edemiyor, tarihin kara lekesi olan bu yıkımlardan ve acıdan daha büyük korku ve gerilim olabilir mi?

The Seasoning House Trailer / Fragman

blank

Misafir Koltuğu

Öteki Sinema ekibine henüz katılmamış ya da başka sitelerde yazan dostlarımız her fırsatta harika yazılarla sitemize destek veriyor. Size de okuması ve paylaşması kalıyor...

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

blank

Öteki'den Haber Al

Buna da Bir Bak!

blank

Through The Looking Glass (1976)

Through The Looking Glass çoktan kapanmış ve şimdilik bir daha
blank

Devlerin Aşkı Büyük Olur: Godzilla King of the Monsters (2019)

Büyük beklentinin yarattığı hayal kırıklığı dağından sesleniyorum; fil-aslan karışımı böğürtüsüyle