BFI Flare: Londra LGBT Film Festivali’nin 30. yıl şerefine bugüne kadar yapılmış en iyi 30 LGBT temalı filmleri sunmaktan mutluluk duyuyoruz.
Joanna Hogg, Mark Cousins, Peter Strickland, Richard Dyer, Nick James ve Laura Mulvey gibi eleştirmen, yazar ve yapımcılarıyla şimdi ve geçmişteki BFI Flare programcıları listeyi hazırladılar. Anketin sonuçları, 84 yıllık sinemayı ve Tayvan, Japonya, İsveç ve İspanya’nın da arasında olduğu 12 ülkeyi yansıtıyor. Kazanan Todd Haynes’ın Carol’ı oldu, hemen ardından Andrew Haigh’ın Weekend’i, ve üçüncü sırada da Wong Kar-wai’nin yönettiği Hong Kong draması Happy Together yer almaktadır.
Todd Haynes: Festival, 90’lar başlarındaki Poison ve Dottie Gets Spanked’den Carol’a kadar uzunca bir süre beni destekledi. Festivalin 30. yılı şerefine düzenlenmiş listede, Carol’ın birinci olmasından gurur duyuyorum. Carol, Brokeback Mountain ve Un Chant d’ Amour’dan, Happy Together ve My Own Private Idaho’ya kadar birçok sevdiğim filmle aynı kefede.
Tricia Tuttle, İngiliz Film Enstitüsü’nün Festival Müdür Yardımcısı: BFI Flare ekibi, sonuçtan gayet memnun. Sevdiğimiz 30 film var ve birkaçı festivalde gösterildi. Carol’ın kazanması bizi çok mutlu etti, çünkü iki kadının aşkının işlenmesi önem taşıyor, sinemadaki lezbiyen konusunun eksikli giderip eleştirmen ve yapımcılar tarafından evrensel boyutta övgü almış bir film. Carol’ın bu kadar yücelmesi, nasıl sevildiğini ve Todd Haynes’ın yönetmen olarak nasıl saygınlaştığını gösteriyor. İki numaradaki Andrew Haigh’ın Weekend’inden My Beautiful Laundrette, Orlando, Looking for Langston, Victim ve Beautiful Things’e kadar İngiliz sinemasından izler görmek bizleri mutlu ediyor.
1.Carol (2015)
Yönetmen: Todd Haynes
Kesinlikle herkesin beklediği lezbiyen filmi. Ekrana aktarılan Carol’ın kitabında sevdiğim her şey ve daha fazlası var. Olağanüstü, nefes kesen bir sinema. İlk görüşte aşık oldum. -Emma Smart
Rooney Mara ve Cate Blanchett harika performanslarıyla güzel, hareketli. Ne yazık ki şaşırtıcı ödül sezonunda pek de fark edilmedi. -Rhidian Davis
Harika yönetmenimiz Todd Haynes’in ya bu ya da Far from Heaven filmi bu listede yer alacaktı, ama Carol güçlü bir senaryoya ve şahane bir çekime sahip. -Briony Hanson
Carol hakkında sevdiğim şey ilişkinin dışında tutuluyor oluşumuz. Nasıl cüretkar. Nasıl bir meydan okuma. Görüntünün cazibesiyle röntgenciliği bırakıyoruz. Dahiyane. -Sarah Wood
Mükemmel kitap. Mükemmel film. Todd Haynes. Todd Haynes. Todd Haynes. -Tricia Tuttle
2.Weekend (2011)
Yönetmen: Andrew Haigh
Gerçek insanlar. Gerçek olaylar. Gay problemleri yok. LGBT sinemasının klişelerine harika bir çözüm. En iyi dram, gay ya da başka bir film. -Robin Baker
Mucizevi bir şey; insanın içine dokunan iki erkeğin karşılaşması gay sıradanlığının özgüllüğüne saygı duydurtuyor. -Richard Dyer
3.Happy Together (1997)
Yönetmen: Wong Kar-wai
Happy Together’dan önce birçok mükemmel LGBT filmi izledim ama hiçbiri eşcinsel olmanın harika bir şey olduğunu vurgulamadı. Son sahne, başlığı gibi unutulmaz. -Alex Davidson
Film sadece yönetmenlik, sinematografi ve oyunculuktan oluşmuyor, aynı zamanda Hong Kong’daki politik olaylara tanık olan iki karakter arasındaki acı dolu ilişkiyi anlatıyor. -Victor Fan
4.Brokeback Mountain (2005)
Yönetmen: Ang Lee
2005 Toronto Film Festival’inde ilk kez izlediğimde, bir hafta kadar hüzünlüydüm. Çok basit olaylar ağlamama neden oldu. Genel olarak, derinden hüzünlü, harika, karmaşık, sempatik performanslara sahip. -Ben Roberts
Büyük isimlerin gerçek ve duygusal gay filminde yer almaları ve Jake Gyllenhaal ile Heath Ledger’ın olağanüstü performansları oldukça ses getirdi. Michelle Williams da kocasının gerçek cinselliğini keşfeden eş rolüyle harika. -Nikki Baughan
Bu harika filmi izlerken döktüğüm gözyaşları filmin boyutunu gösterecekse, o zaman bu bir başyapıt. -Robin Baker
5.Paris Is Burning (1990)
Yönetmen: Jennie Livingston
Eğer aşk epik eşcinsel balo filmi değilse nedir? -Bisi Alimi
Sihir, müzik, şirretlik ve trajedi hepsi gerçek. Sınıfına ait özel bir film. Gaultier Bra’nın sınırlı sayıdaki yayını gibi. Hikaye hayat ve heteroseksüel dünyanın sunduğu sözde yaşam hakkında. -Topher Campbell
6.Tropical Malady (2004)
Yönetmen: Apichatpong Weerasethakul
Tamamen garip. Tamamen güzel. Anlatılan acayip ve en güzel aşk hikayesi. Kahramanın, kayıp aşkıyla son karşılaşması ve kaplan tamamıyla hipnoz edici. -Alex Davidson
7.My Beautiful Laundrette (1985)
Yönetmen: Stephen Frears
Homoseksüellik, ırkçılık ve Thatcherizmin güçlü karışımı, ustalıkla Frears’ın hatırlatan ve cesur komedi dramında yer bulmuş. -Neil Mitchell
Thatcher döneminde yapılmış en iyi filmlerden, bunun anlamını, modern hayatı nasıl şekillendirdiğini ve meydan okumayı sergiliyor. -Maria Delgado
8.All about My Mother (1999)
Yönetmen: Pedro Almodóvar
Almodóvar’dan favori filmim. Transseksüel ve cinsel değişim hakkında yapılmış en iyi işlerden biri. -Juliet Jacques
Esas Almodóvar filmi, Douglas Sirk filmlerinden çıkma bir anlatımla ama travestilik, transseksüalite, AIDS, fuhuş ve kaybın milenyuma uyarlanmış hali. -Michael Brooke
9.Un chant d’amour (1950)
Yönetmen: Jean Genet
Jean Genet’ın hapishanede geçen inanılmaz seksi filmi, sinema tarihindeki gelmiş geçmiş en homoerotik sahneye sahip. İki mahkum küçük bir delikten sigarayı paylaşıp dumanını ağızlarından bir diğerine üflerler. Seks, güç ve şiddetin müthiş keşfi. -Selina Robertson
Olağanüstü ve çok güzel. -Catharine Des Forges
10.My Own Private Idaho (1991)
Yönetmen: Gus Van Sant
Keanu Reeves ve River Phoenix iki erkek fahişeyi canlandıran, Van Sant’ın 90’larda acımasız Amerikan gay sahnesini, ayakta alkışlanacak performansla sergiliyorlar. -Nikki Baughan
Sinematik bir şiir. -Neil McGlone
11. Tangerine (2015)
Yönetmen: Sean S. Baker
Eski gay sinemasının en iyilerinden, kızın erkeğini arama hikayesini anlatıyor. LA bu kadar güzel görünmemişti, ben bu kadar çok gülmemiştim. -Briony Hanson
Tangerine drama, donut ve acıma ile dolu ama Die Hard’dan beri yapılmış en iyi LA Noel filmi. -Ben Luxford
12. The Bitter Tears of Petra von Kant (1972)
Yönetmen: Rainer Werner Fassbinder
Listeye birçok Fassbinder filmi ekleyebilirim ama sadece bir tanesine izin vereceğim. İki saat içinde aşkın acımasızlığı hakkında ne öğrenmek istiyorsanız hepsi var. Çok vahşi. Çok harika. -Michael Blyth
Favori eşcinsel filmlerimde olduğu gibi Petra von Kant filmlerinde cinsiyet özellikleri asla bir problem değildir, değişkenlik gösteren aşkın, evrensel keşfinin nasıl olması gerektiğini gösteriyor. -Peter Strickland
13. Blue Is the Warmest Colour (2013)
Yönetmen: Abdellatif Kechiche
Erkek bakış açısı ve gerçekdışı eşcinsel sevişmeleri bariz bir şekilde sorunlu olmasına rağmen, Léa Seydoux ve Adèle Exarchopoulos’ın performanslarıyla heyecan dolu. Filmdeki hassas erotizm Adèle’in aç kurtlar gibi yemesi ya da yolda gezinmesi gibi sıradan gizli eylemlerde yatıyor. -Corrina Antrobus
Yapılmış en iyi aşk ve sonrasındaki yıkımı anlatan filmlerden. -Jon Spira
14. Mädchen in Uniform (1931)
Yönetmen: Leontine Sagan
Naziler ilk belirtileri durdurmasalardı, bugünkü gay sineması nasıl olacaktı? Film genç bir kızın hikayesine odaklanıyor, ama Fräulein von Bernburg’ün Manuela’ya olan hayranlığını nasıl idare ettiğini de gösterir. Manuela’nın etkisine karşı koyamıyor ve duygularını kontrol etmede zor zamanlar geçirir. -Tricia Tuttle
Yoğun erotik lezbiyen ilişkisi ve kadın dayanışmasının devrimci ruhunu taşıyor. -Richard Dyer
15. Show Me Love (1998)
Yönetmen: Lukas Moodysson
Beautiful Thing rahatlatıcı ayak kremi. Show Me Love da çikolatalı süt. Moodysson’ın ilk filmi Görkeli ve genç aşıkların içe dokunan bu hikayede, ilişkileri birbirlerini keşfetmekten başka bir yönde ilerlemez. -Nyree Jillings
16. Orlando (1992)
Yönetmen: Sally Potter
İlk izlediğimde filmin bende bıraktığı derin etkiyi hatırlıyorum. Eşcinsellik o zamanlar filmler dışında imkansız bir hayal olarak görülüyordu. Her seferinde yeni bir şey görene kadar tekrar tekrar izledim. -Jason Barker
17.Victim (1961)
Yönetmen: Basil Dearden
Dirk Bogarde, kamuoyuna yansımış gay şantaj mail davası için tutulmuş avukat rolündeki cesur performansı ve İngiliz hukukunda Cinsel suçlar Yasası’nın 1967 kabul edilmesinde rol oynamıştır. -Simon McCallum
18.Je, tu, il, elle (1974)
Yönetmen: Chantal Akerman
Her karesi nefes kesici güzellikte. Sinema tarihindeki ilk lezbiyen seks sahnesine sahip filmlerden. -Nazmia Jamal
Her insanın seks hayatına dokunan en iyi film. Bu radikal ve anlamlı filmi sadece Chantal Akerman yarattığı ve yönettiği için değil, 90 dakikalık filmin her sahnesi zariflikle işlediği için izlenmeli. -Adam Roberts
19.Looking for Langston (1989)
Yönetmen: Isaac Julien
Orijinal ve en iyisi. Film, tarihsel anlatımıyla sanat sinemasını garantiler. Langston, Black is Beautiful’u hatırlatarak, yer altı kimliğiyle eğlenceyi sunar. Bir zamanlar ne kadar haydut ve tutku savaşçıları olduğumuza tanıklık ederiz. -Topher Campbell
20. Beau Travail (1999)
Yönetmen: Claire Denis
Çölde kaslı bir asker, gerçek hayatta benim hayalim, ama Denis’in olağanüstü çekimleri ve Benjamin Britten’ın Billy Budd’ı üzerine atlama isteği kendi çıkarına olmuş. -Nick James
21. Beautiful Thing (1996)
Yönetmen: Hettie MacDonald
Bu sevimli ve hassas aşk hikayesi uzun zamandır beklenen ve oyun bozan olarak nadir anlatılan optimist eşcinsel filmini sergiliyor. -Rhidian Davis
22. Stranger by the Lake (2013)
Yönetmen: Alain Guiraudie
Stranger by the Lake izleyeceğiniz bir film değil, gitmeniz gereken bir yer. Seksi paralel evren, çıplak erkeklerden oluşuyor ve erotik coşkuyla yönetiliyor. Sınırlar test edilirken duygular ortaya çıkar ve asla yargılama olmaz. Aksine, titizlikle henüz hazırlanmamış, gaylerin tutkusunu, aşkını, sevgisini ve toplumunu keşfederler. -David Edgar
23. Theorem (1968)
Yönetmen: Pier Paolo Pasolini
Farklılık, kibar toplumu açmak için kullanılan bir alet olarak gösteriliyor. Aynı şekilde de komik. -Mark Cousins
Scarlett Johansson’ın Under the Skin’deki gibi Terence Stamp uzaydan gelen yabancı olarak, bir İtalyan ailenin tüm üyelerini baştan çıkarır. Oldukça garip, Pasolini hayalperestliğinde, Stamp da çekiciliğinde. -Sam Wigley
24. The Watermelon Woman (1996)
Yönetmen: Cheryl Dunye
Cheryl’nin 1930’lar Afro Amerika’lı oyuncu Fae ‘The Watermelon Woman’ (Karpuz Kadın) Richards aadaleti, film ve yönetmenliğe yansıtıyor. Dunye, Dunye’yı oynuyor, Richards da onun harika buluşu. “Bazen, kendi hikayeni yaratman gerekir.” sözüyle film bitiyor: Watermelon Woman tarih yazdı. -Sophie Mayer
25. Pariah (2011)
Yönetmen: Dee Rees
Gerçek benliğimizi, bunu anlatan bir film varsa, o bu filmdir. Ne kadar özgür olmak istediğimizi gösteriyor. -Topher Campbell
26. Mulholland Dr. (2001)
Yönetmen: David Lynch
Kişilik birleşmelerini anlatan klasik Vertigo ve Persona gibi David Lynch, Möbius şeridi gibi Camilla/Rita/Laura Harring büyük ihtimalle aynı aracı sürekli takip eder, saf kız Betty/Diane/Naomi Watts da her zaman karmaşıklığıyla boğuşur ve Club Silencio’daki geceden sonra bu karakterlerin yaşamlarını değiştirtir. -Sam Wigley
27. Portrait of Jason (1967)
Yönetmen: Shirley Clarke
Rahatsız edici, dokunaklı, harika. Tek geceliğine, Jason Holliday ve Shirley Clarke Hotel Chelsea’de karşı karşıya. -Jay Bernard
28. Dog Day Afternoon (1975)
Yönetmen: Sidney Lumet
Her açıdan mükemmel, Amerikan sinemasının en yüksek noktalarından biri. Pacino’nun Chris Sarandon ile itiraf konuşması, ekran oyunculuğunun en iyi performanslarından biri. -Leigh Singer
29. Death in Venice (1971)
Yönetmen: Luchino Visconti
Visconti, Dirk Bogarde’ın yüzünü zehirli tiyatro makyajıyla eritebilir ama bu yapılmış en güzel aşk ve ölüm filmi. -Sarah Wood
30. Pink Narcissus (1971)
Yönetmen: James Bidgood
Kıskandıracak şekilde seksi, neredeyse uyuşturan hikayeleri, James Bidgood’un kendi filmlerinden etkilenen Bobby Kendall olağanüstü güzelliğiyle ekrana geliyor. Düşük bütçeli film yapmanın ve sanatçılığın mucizesi. -Brian Robinson
BONUS
[box type=”shadow” align=”” class=”” width=””]
31. Sunday Bloody Sunday (1971)
Yönetmen: John Schlesinger
Zeka, duyarlılık ve dürüstlükle Sunday Bloody Sunday, duygusallığı, biseksüel aşk üçgenini, üç kişinin acı dolu aşkı arama süreçlerini ve mutluluğu keşfettiriyor. Peter Finch’in orta yaşlı gay doktor rolüyle unutulmaz. -Stephen Bourne
32. Tomboy (2011)
Yönetmen: Céline Sciamma
Sade ve belirsiz, sessiz ve nazik film, 10 yaşındaki bir çocuk doğru ve derinden etkileyecek şekilde cinsel kimliğinin belirsizliğiyle uğraşır. -Carmen Gray
33. Funeral Parade of Roses (1969)
Yönetmen: Toshio Matsumoto
Toshio Matsumoto’nın saykodelik trans-Oidipus kan havuzu yapılmış en delice şey. -Sam Ashby[/box]
[box type=”info” align=”” class=”” width=””]
Çeviri: İrem Naz Güvel
Kaynak: bfi.org.uk[/box]