Hepimizin içinde bir süper kahraman vardır, bunu ortaya çıkarmak için sadece biraz sihir gerekir. Zorlu şartların üstesinden gelmeyi bilen 14 yaşındaki kimsesiz çocuk Billy Batson, “Shazam!” diye bağırdığı zaman, eski zamanlardan kalan bir büyücü sayesinde, yetişkin süper kahraman Shazam’e dönüşüyor.
Başrolünü Zachary Levi’ın canlandırdığı, DC süper kahramanının başlangıç hikâyesinin anlatıldığı, kötü karakter Dr. Thaddeus Sivana rolünde Mark Strong’un, Billy Batson rolünde Asher Angel’ın olduğu, yönetmenliğini David F. Sandberg’ün yaptığı Shazam! 6 Güç, bir New Line Cinema filmi. Filmin yapımcısı Peter Safran.
Kaslı, heykel gibi bir vücudun içinde hâlâ bir çocuk olan Shazam, kendisinin bu yetişkin hâlinin, her ergenin süper güçlerle yapacağı şeyleri yaparak tadını çıkarıyor. Onlarla eğleniyor! Uçabiliyor mu? Röntgen görüşü var mı? Ellerinden şimşek fırlatabiliyor mu? Sosyal bilimler sınavından kaçabiliyor mu? Shazam, bir çocuğun neşeli pervasızlığıyla yeteneklerinin sınırını sınamaya girişiyor. Ama Dr. Thaddeus Sivana’nın kontrolündeki ölümcül kötü güçlerle mücadele etmek için bu güçleri kısa sürede ustaca kullanmayı öğrenmesi gerek.
Büyük oranda DC evreninde geçen ama kendine has eğlenceli, aile odaklı havaya sahip filmin senaryosu Henry Gayden’a, DC karakterlerinden uyarlanan hikâyesi de Gayden ve Darren Lemke’ye ait.
Dünyayı Kurtarmak İstiyorsan Sihirli Kelimeyi Söyle
Shazam! 6 Güç’ün yönetmeni David F. Sandberg şöyle diyor: “Her çocuk süper kahraman olmayı hayal eder. Bizim hikâyemizin dünyasında, Superman ve Batman’in var olduğu dünyada, Billy Batson bu dileğine kavuşan bir çocuk.” Ama Billy’nin durumu değişik. Sadece süper güçlere sahip olmakla kalmıyor, dış görünüş olarak da bir yetişkin oluyor, en azından güç dolu bir ismi var. Shazam’in açılımı şu: Solomon, Herkül, Atlas, Zeus, Aşil ve Merkür.
Süper kahraman Shazam başta dünyadaki yerini bulmaya çalışan, koruyucu aileden gelen bir çocuk, bırakın süper kahraman olmayı, onlarla ilgili hiçbir şey bilmiyor. Bu, karakterin benzersiz bir özelliği. Sandberg buna bir tane daha ekliyor: “Gücü, sihirden geliyor. O sadece bir çocuk ama kalbi temiz ve ruhu güçlü olduğu için seçilmiş oluyor. Savaşçı o. Bu bana çok ilginç geldi.”
Filmin yıldızı Zachary Levi, hikâyenin tüm özelliklerinin harmanını çok ilgi çekici bulduğunu söylüyor. “Evet, Billy Batson’ın Dünya’nın en güçlü ölümlüsü ve savunucusu olmasını anlatıyor. Ciddi bir doğaüstü kötü güce karşı nasıl savunma yapması gerektiğini öğrenmesi lazım ama bu aslında bir aksiyon hikâyesi içindeki bir aile hikâyesinde olgunlaşmayı anlatan bir hikâye.”
Levi’a göre Shazam! 6 Güç’te -dileklerin gerçekleşmesiyle ilgili bir filmde- oynamak, hayatın sanatı taklit etmesi. Ya da tam tersi de olabilir. Kimin hayallerinin gerçekleştiğini söylemek zor, Shazam’in mi, kendisinin mi? Levi şöyle anlatıyor: “Genellikle gönülsüzce süper kahraman olan karakterler olur ve böyle güçlere sahip olurlar, herkesin onlara ihtiyacı olur ve onlar şöyle düşünür: ‘Harika, yine mi dünyayı kurtarmak zorundayım?’ Ama Billy Batson çok mutlu, bu da Shazam’i çizgi roman evrenlerinde süper kahraman olduğu için gerçekten çok mutlu olan birkaç süper kahraman karakterinden biri yapıyor. Bunun bir oyuncu olarak işimi çok kolaylaştıracağını biliyordum çünkü Shazam’i hayata geçirirken duyduğum heyecanı hiçbir şekilde saklamam gerekmeyecekti.”
Shazam! 6 Güç yapımcı Peter Safran’ın, geçen yılın başarılı filmi Aquaman’den sonra ikinci süper kahraman filmi. İki karakterin de kendi dünyalarında yerlerini bulmak için çabalamaları açısından benzerlik taşıdığını kabul etse de Safran şöyle diyor: “DC’ye ait her karakterin farklı bir tonu olmalı. Hepsi farklı dünyalarda yaşıyor ve Shazam’de büyük bir aksiyon filmini, muhteşem komedi unsurları taşıyan karakter özellikleriyle harmanlama fikrini sevdik. Ben şahsen Shazam! 6 Güç’ün dileklerin gerçekleşmesi yanını, herkesin süper kahraman olabileceği fikrini çok seviyorum. Babanızın milyarder olmasına gerek yok, Kripton gezegeninden gelmiş olmanıza gerek yok. Bunun, Billy Batson/Shazam hikâyesinde yerleşik hâlde bulunan aile hikâyesiyle harmanlanmış olması beni bu projeye çekti.”
Safran, DC evrenine giriş yapan korku ustası Sandberg’le çalışmaktan da çok memnunmuş. Safran şöyle diyor: “David esas olarak korku geçmişiyle bilinen bir adam. Lights Out, Annabelle: Creation hem eleştirmenlerce beğenilen hem de ticari başarı elde etmiş iki film. İnsanlar Shazam! 6 Güç ile onun komedi alanında da çok becerikli olduğunu fark edecek.”
Bu benzersiz, aksiyon dolu ve neşeli senaryoyu, Henry Gayden, kendisi ve Darren Lemke’nin çizgi romanlardan uyarladığı bir hikâyeden yola çıkarak kaleme almış. Gayden şöyle anlatıyor: “Geoff Johns’un New 52 çizgi romanını okumuştum. Sonra da 1990’larda çıkan Jerry Ordway’in yazdığı “The Power of Shazam!” ve birkaç eski kitabı daha okudum. Hikâyenin ve karakterlerin cazip olduğunu gördüm ve hakkında yazmak istediğim, hepsini tek bir yerde toplayabileceğim pek çok şeye odaklandım. Bunu bir çocuğun bakış açısıyla yazmaktan, bir anda böyle güçlere kavuşan ve “Dünyayı nasıl kurtarabilirim?” diye değil “Ne gibi harika şeyler yapabilirim?” diye düşünen 14 yaşındaki bir çocuk mantığıyla yazmaktan keyif aldım.
Levi’ın dışında filmin yapımcıları, önemli rollere çok yetenekli oyuncuları getirdi. Süper kötü karakter Dr. Thaddeus rolündeki tecrübeli Mark Strong ve Büyücü rolündeki Djimon Hounsou’dan tutun, Billy Batson rolündeki Asher Angel ve Freddy Freeman rolündeki Jack Dylan Grazer gibi tanıdık simaların yanı sıra, Faithe Herman, Grace Fulton, Ian Chen ve Jovan Armand da koruyucu ailedeki diğer çocukları canlandırıyor.
Neredeyse tamamen Toronto’da -soğuk Kanada kışında içeride ve genelde dışarıda- yapılan çekimlerde Sandberg daha önce de birlikte çalıştığı müthiş bir kamera arkası ekibi kurdu: Görüntü yönetmeni Maxime Alexandre, yapım tasarımcı Jennifer Spence ve kostüm tasarımcı Leah Butler.
Billy Batson, Savaşçı Olarak Seni Seçiyorum
Sandberg, Levi’ın tutkusu ve genç doğasının, rolü almasında çok etkili olduğunu söylüyor. “Yetişkin birinin bedeninde kendini çocuk gibi hissedebilecek birini bulmak çok önemliydi. Bence yetişkinlerin çocukları canlandırmaya çalıştığı zamanlarda çoğu insanın yaptığı hata şu: Bir nevi sadece IQ’yu düşürüyorlar, daha aptal bir şekilde canlandırıyorlar. Çocuklar daha aptal değildir, sadece tecrübesizdirler ve hayat konusunda daha heveslidirler. Çoğu yetişkinde olan filtre onlarda yoktur. Bizim aradığımız buydu ve Zachary Levi’da da kesinlikle bunu bulduk.”
Levi, içindeki 14 yaşındaki çocuğu ortaya çıkarma fırsatından heyecan duymuş. Şöyle diyor: “Çocuksu bir adamım demek istemiyorum ama coşkulu, umutlu, enerji dolu bir insanım. O yüzden sete gidip bu karakteri, Shazam’i oynayabilmeyi, ortalarda dolaşıp kötü adamlarla mücadele etmeyi kesinlikle kaçırmazdım. Bu filmin her sahnesini büyük bir istekle çektim. Gerçekten belalı bir süper kahramanı değil, iyi yürekli, etkileyici ve komik bir karakteri hayata geçirdim.”
Oyuncuya göre küçükken çizgi roman okuması ve bilgisayar oyunları oynaması ona belli bir yön belirlemiş olsa da kendisi şöyle diyor: “Büyücü’nün Billy’yi Shazam’e dönüştürdüğü ve onun sesini ilk kez duyup, ‘bu benim sesim’ dediği sahneyi iple çekiyordum, çok eğlenceli olacağını biliyordum. Ya da yansımasını ilk kez gördüğü sahneyi.”
Levi, yetişkin bir adamın bedeninde küçük bir erkek çocuğunu canlandırırken, kendinin iki yanı arasında kaldığını söylüyor. “Çocuklar, yetişkinler gibi hayatın dertlerine batmaz. Emeklilik fonları ya da ev taksitleriyle uğraşmazlar, sadece okula gider ve şöyle düşünürler: ‘Şu an matematik dersine girmek istemiyorum.’ Olayların neden böyle olduğunu anlamak için yetişkinlerin sahip olduğu bilgeliğe kavuşacak tecrübeyi edinmemişlerdir. Ama yetişkin olarak bile, özellikle de bir oyuncu olarak, hayata karşı coşku ve içtenlikle beraber, tutkumu sürdürmeye çalıştım ki bence çoğu çocukta bu doğuştan var. Belli bir noktaya kadar kalpleri çok saf, bence bu hikâyenin harika ve Billy’nin de benzersiz olan yanı bu. Yüreği çok temiz, bu yüzden Büyücü ona bu gücü veriyor. 14 yaşında bir çocuğa tanrıların güçlerini vermek çok büyük bir risk.”
Solomon’un bilgeliği, Herkül’ün gücü, Atlas’ın dayanıklılığı, Zeus’un kudreti, Aşil’in dövüş becerileri ve Merkür’ün hızının yanı sıra “şimşekleri savurabilme becerisi de var, bu da Zeus’luğuna çok uygun, buna böyle deme cesaretini gösteriyorum. Şu an böyle bir tabir uyduruyorum” diyor Levi.
Sette oyuncu da Shazam’in güçlerini keşfederken karakter kadar çok eğlenmiş. “En çok hoşuma giden anlardan biri de soygunu durdurduğu ve kurşungeçirmez olduğunu anladığı sahneydi. Resmen kıkırdamaya başlıyor çünkü kurşunlar onu gıdıklıyor.” Yapım başlamadan çok önce, sahneyi okuduğu anla ilgili Levi şunu itiraf ediyor: “Kendimi kaybettim, kahkahalarla gülmeye başladım, resmen kendi salonumda kendi kendime gülüyordum çünkü o an beni çok neşelendirmişti. Batman ya da Superman’in kendi yetenekleri sebebiyle gıdıklandığını görmezsiniz. Onlar uzun zamandır omuzlarında çok yük taşıyan insanlar, Billy ise bu dünyaya daha yeni adım atıyor. Onun hazzını yaşıyorsunuz, buna bayıldım.”
Shazam’in süper kahraman arkadaşlarının vasıflarıyla ilgili yönetmen Sandberg şöyle diyor: “Kimliği en gizli olan Shazam. Bambaşka biri oluyor, genç bir çocuk. Ortama karışması ya da kaçması gerektiğinde Shazam! deyip Billy’ye dönüşebiliyor, normal bir çocuğa.”
O normal çocuk Philadelphialı delikanlı Billy Batson. Kendisi herhangi bir süper güce ya da süper kimliğe kavuşmadan önce altı Pennsylvania ilçesinde bir koruyucu aileden diğerine gitmiş, gerçek annesi hariç kimseye ihtiyacı olmadığına karar vermiş. Yıllar önce kalabalık bir panayırda ayrı düştüklerinden bu yana onu arıyor ve onu bulmak, Billy’nin tek odağı ve en büyük isteği.
Peter Safran şöyle diyor: “Billy Batson, üç yaşındayken kaybolmuş bir çocuk. Koruyucu aile sisteminde büyümüş, bir koruyucu evden diğerine gitmiş. Annesini aramak için sürekli kaçıyor. Ve hikâyemizde sonunda Vasquez ailesinin ve onların yetiştirdiği diğer evlatlık çocukların yanına yerleşiyor.”
Kendine güvenen Billy’yi Asher Angel oynuyor. Kendisi, rol için okuma yapmadan önce ne karakteri, ne de mevkidaşını duymuş. Ama delikanlı kısa sürede ödevini yapmış. Kendisi şöyle diyor: “Rolü alır almaz ailemle birlikte çizgi roman dükkânına gittim, daha da çok şey okudum ve bu karakterin ne kadar harika olduğunu fark ettim. Bu çok acayip! Bu filmde oynayacağım ve artık DC ailesinin bir parçası olacağım diye düşündüm. Bu inanılmaz, özellikle de ilk filmim için.”
Karakterinin dönüşeceği kahramana hayran olmasının yanı sıra Angel, Billy’nin de minnet duyulacak çok yanını bulmuş. “Billy’nin zor bir hayatı var ama çok zeki, sokakları bilen bir çocuk. Ve evet, biraz sinsi de ama öyle olmak zorunda. Kendi velisi olmuş, kimsesi yok ki bu bir bakıma onun tercihi çünkü sadece annesini bulmak istiyor. O yüzden hayatta kalmak ve annesini aramak için her şeyi yapmak zorunda.”
Aynı karakterin iki tarafı oldukları için, Angel ve Levi doğal olarak aynı sahneyi hiç paylaşmamış. Ama birlikte biraz vakit geçirmişler, Sandberg onlara, performanslarında ortak sergileyebilecekleri bazı genel tavırları anlatmış.
Levi şöyle diyor: “İki performansa da benzer bir öz katmak için ortak noktalar bulmalıydık. Billy’nin alaycı bir yapısı var ve ikimiz de bunu aldık.”
Angel da aynı fikirde: “Birbirimizin tavırlarını anlamak ve bazı şeyleri aynı şekilde yaparak seyircinin ekrandakinin aynı kişi olduğunu anlamasını sağlamak bizim için çok önemliydi.” İkili ilk olarak başka bir filmin galasında tanışmış. Angel şöyle diyor: “Zac gelip ‘N’aber Billy?’ dedi. Çok enerjik ve çok eğlenceli, tatlı, alçak gönüllü bir adamdı.”
Annesini bulmaya çok odaklandığı için Billy, Vasquez’lerin evine geldiğinde “sevgi dolu aile” fırsatını göremiyor. Onun için burası da fırsatını bulduğu an kaçacağı bir yer. Ama böyle bir an bile gelmeden, başka bir eve değil ama başka bir dünyaya gidiyor.
Angel anlatıyor: “Billy metrodayken bir bakıyorsunuz Sonsuzluk Mağarası denen acayip bir yere gelmiş, orada birini arayan ve Billy’de bir şey gören Büyücü’ye rastlıyor. Billy Batson’ı seçilmiş kişi olarak belirliyor ve ondan adını söylemesini istiyor.”
Neler olup bittiğinden bihaber, deli, ihtiyar bir büyücünün atıp tutmalarına daha fazla dayanamayan Billy, onun dediğini yapıyor… “Shazam! 6 Güç”
Olan bitenden ve kime -ya da neye- dönüştüğünden çok korkan Billy, ne yapacağını bilemez. Ama kimin bileceğini bilir: Yeni gittiği koruyucu evdeki ranza arkadaşı Freddy.
Sığınacak başka yeri olmadığı için Fred’den yardım istemek üzere Vasquez’lerin evine geri döner çünkü bu süper kahraman olayını çözecek biri varsa, o da bu süper kahraman manyağıdır. Sandberg’e göre filmdeki en komik anlardan çoğu, süper kahramanımızın, süper kahraman hayranıyla takıldığı sahnelerde. “Freddy, Shazam’in ihtiyacı olan uzman.”
Freddy Freeman’ı canlandıran Jack Dylan Grazer. Onun da küçükken zor bir hayatı olmuş ama kesinlikle mizah anlayışını ya da haylazlığını kaybetmemiş… “Freddy koruyucu ailede yaşıyor. Bacağı, omuru ve ayağını etkileyen bir hastalığı var, değnekle yürüyor. Bu yüzden alay konusu oluyor ama bunun onu etkilemesine izin vermiyor. Duymazdan geliyor ve kendine acımak yerine bunlara gülüp geçiyor, kendisiyle dalga geçiyor. Kendine güveniyor, buna hayranım.”
Freddy cesaretli olsa da yine de incitilemez değil. Sadece bunu iyi saklıyor. Saklamaya çalışmadığı şeyse süper kahraman eşyalarından oluşan koleksiyonu ya da Grazer’ın sözleriyle “Tam bir süper kahraman fanatiği olduğu. Her şeyi biliyor. Billy’nin süper kahraman olduğunu öğrendiğinde aklı başından gidiyor. Hayali gerçek oluyor. İlk başta şöyle düşünmek bile bence aklından geçmiyor: ‘Keşke onun yerinde olsam.’ Sanırım kendini gerçek bir süper kahramanın yanında olmaya kaptırmış. Ve ne yapacağını çok iyi biliyor.”
Sandberg şöyle diyor: “Freddy, Shazam’in rehberi gibi davranmalı. Ne testi yapılacağını biliyor: Süper güç, görünmezlik, süper hız, vs. İkisinin bununla çok eğlendiğini görüyoruz ama aynı zamanda da Shazam’in becerilerini gerçekten keşfediyorlar. Elbette çocuk oldukları için bunu kameraya alıp YouTube’a koyacaklar.”
Grazer hikâyeyi “güçlendirici” bulduğunu söylüyor “çünkü genelde yetişkin süper kahramanlar suçla ya da kötü adamlarla mücadele ediyor. Ama bu kez bu bir çocuk; en azından içi hâlâ çocuk. Ve korkuyor ama yine de günü kurtarmak istiyor. Ve Freddy de Billy ile arkadaş olduğu için kendince yardım fırsatı bulan başka bir çocuk.”
Levi, Grazer ile filmin büyük kısmını birlikte geçiriyor. Kendisi şöyle diyor: “Jack muhteşemdi, dinamik harikaydı. Ve bence hikâye açısından arkadaşlıkları, içinde bir çocuk olan yetişkin fikrinin inandırıcı olmasına yardımcı oluyor çünkü birlikte hareket edeceğiniz diğer çocuk olmazsa, bir balon içinde çocuk olmaya çalışken bir yetişkin olursunuz. İşe yaraması için bu alışverişe ihtiyacınız var.”
Freddy, Shazam’e akıl hocalığı yapıp onu idare etmediği zamanlarda, kahramanın gerçek hâliyle, Billy’yle birlikte. Bu karakterler arasındaki ilişki, ilk başta zor da olsa, hikâyeyi aktarmak için aynı oranda önemliydi. Levi’yla olduğu gibi, Angel ve Grazer da çok iyi anlaşmış. Angel şöyle diyor: “Jack tam hayalimdeki Freddy gibiydi. Çok kafa biri ve işini çok seviyor, mükemmel olacağını ve çok eğleneceğimizi biliyordum.”
Sandberg şöyle diyor: “Freddy, seyirciler arasındaki süper kahraman hayranlarının vekili gibi. Jack’in onu oynama tarzı -çok hızlı konuşan, değnekle yürüyen ve bir süper kahramandan olabildiğince uzak olan komik çocuk- filmin sevdiğim yanının bir kanıtı: Herkes süper kahraman olabilir.”
Billy’nin yaşamaya başladığı evde beş çocuk daha var. Mary Bromfield evlatlık çocukların en büyüğü ve kendisiyle tanıştığımızda üniversiteye başvuruyor. Onu Grace Fulton canlandırıyor. En küçükler, Darla Dudley’yi, Faithe Herman oynuyor. Darla ailelerine yeni bir çocuk katıldığı için çok heyecanlı, hatta Billy için fazla heyecanlı, bu da Billy içeri girdiğinde Darla’nın ona sımsıkı sarılarak gösterdiği tepkiden belli oluyor. Onun sıcaklığını, oyun düşkünü Eugene Choi’un ilgisizliği dengeliyor. Merdivenlerden çıkarken Pedro Pena’nın da söylendiğini güç bela duyuyoruz. Eugene’i Ian Chen, Pedro’yu da Jovan Armand canlandırıyor.
Genç oyuncular çok iyi anlaşmış ve kamera dışında da birlikte vakit geçirmiş, bu sayede ekranda gerçekçi bir aile dinamiği oluşmuş. Bunu koruyucu aile Victor ve Rosa Vasquez’i canlandıran Cooper Andrews ve Marma Milans tamamlamış.
Sandberg anlatıyor: “Victor ve Rosa da koruyucu ailede büyümüş, o yüzden nasıl bir şey olduğunu biliyorlar ve bu çocuklar için en iyi ortamı yaratmak istiyorlar. Kimsenin istemediği bir çocuğu bile onlar alıyor. Dolayısıyla farklı kişiliğe sahip çocuklardan oluşan bir grup var, hepsi aynı çatı altında anlaşmaya çalışıyorlar. Anlaşıyorlar da. Billy biraz karmaşık ama çok sevgi dolu bir aileye geliyor.”
Görüşmeleri çok kısa olsa da belki de Billy üzerinde en önemli etkiyi bırakan yetişkin, asırlık Büyücü oluyor. Bu türünün son örneği sihirli varlık Sonsuzluk Mağarası denen ruhani bir yerde yaşıyor ve Yedi Ölümcül Günaha bekçilik ediyor. Kaçmaya can atan, kayada esir tutulan ruhsuz ahlaksızlara.
Tehlikeli şartlar içinde bulunduğu için ağırbaşlı ve yorgun olan diğer dünyaya ait bu varlığı Djimon Hounsou canlandırıyor. Hounsou şöyle diyor: “Büyücü çok insani olan özellikleri temsil ediyor ve iyi olan her şeyin koruyucusu.”
Oyuncu, karakterinin hayatta kalan yedi büyücüden sonuncusu olduğunu söylüyor ve gitgide zayıf düşse de “tek ve gerçek savaşçıyı bulmak için dayanmalı” diyor. “Büyücü onun var olduğuna inanıyor ve lütuf sahibi bu çocuğun en sonunda ortaya çıkacağına inancı var, gerçi bazıları Günahların baştan çıkarıcılığına kapılabilir.”
Ama Büyücü, Billy Batson’da, o çocuğun aradığı kahraman olabileceğine inandıran bir şey görüyor. Hounsou ekliyor: “Karakterim onu ölçüp biçiyor ve şunu fark ediyor: ‘Vay canına, o benim savaşçım. Aradığım kişi o.'”
Ve tam da o anda Shazam’in yeni can düşmanı Dr. Thaddeus Sivana geliyor. Safran şöyle diyor: “Büyücü’yü ilk olarak küçük Thaddeus Sivana’nın gözünden görüyoruz. O sırada kendisi de sekiz yaşında bir çocuk. Binlerce yıldır kötülükle savaşan Büyücü’nün, kendisi artık güçsüz düştüğü ve güçlerini başkasına devretmesi gerektiği anda geri dönüyoruz.”
Mark Strong’un ölçülü bir kibirle canlandırdığı Sivana olaylara herkesten çok farklı bakıyor. Strong şöyle diyor: “O kötülük peşinde, şeytani biri. Bir kahraman, kötü karakter kadar iyidir. O yüzden kötü karakteriniz korkutucu değilse, yeterince risk yoktur. Korkutucu olması gerek.”
Strong ve Sandberg, Sivana’nın nasıl canlandırılacağını çok başta konuşmuş. Sandberg şöyle diyor: “Dr. Sivana çok ilginç bir süper kötü karakter. Onu anlayabiliyoruz çünkü o da tam süper kahraman olabilecekken başarılı olamamış bir çocuk.”
Strong şöyle diyor: “Süper kahramanların nereden geldiklerini anlamamız için genelde gençliklerinden bahsedilir. Bu filmde genç Thaddeus’ın ağabeyi tarafından itilip kakıldığını, ailesi tarafından dışlandığını ve yanlış anlaşıldığını bize gösteriyorlar.”
Aileden sevgi görmemek, Billy’nin şekillenmesinde olduğu gibi Thaddeus Sivana’nın da şekillenmesinde önemli bir rol oynamış. Fakat reddedilmek, genç Thaddeus’ı delirtmiş ve bu hayatının sonuna kadar peşini bırakmamış, bir takıntıyı besleyip büyütmüş. Dolayısıyla Strong şöyle diyor: “Başka bir fırsat yakaladığında, hayatı boyunca küçük görüldüğünü düşünüyor ve sonuç olarak da karanlık tarafı seçiyor.”
Küçük Sivana’nın en sevdiği oyuncak olan Sihirli 8-Ball, arzu ettiği ama parmaklarının arasından kayan sihri hatırlatıyor. Sandberg şöyle anlatıyor: “Bu film boyunca yanından ayırmadığı bir şey. Baştan beri ağabeyi bu konuda onunla dalga geçmiş. Ama onun için önemli bir uğur olarak kalıyor.”
Sivana’nın ihanetinin bir diğer anahtarı da Yedi Ölümcül Günah: Açgözlülük, Tembellik, Öfke, Şehvet, Oburluk, Kibir ve Kıskançlık. Yıllarını hayatında ters giden her şeyin sebebinin kendi yetersizliği değil de etrafındaki insanların başarısızlıkları olduğuna inanarak geçirmiş bir adam için ideal müttefikler.
Strong şöyle diyor: “Günahlar korkutucu derecede gerçek ve hiç hafife alınmaması gereken şeyler. Ve Sivana bunların kontrolü altında olduğunu söylese de, onlar da Sivana’nın onların kontrolü altında olduğunu söyler.”
Sandberg şöyle diyor: “Yıllarca uzakta tutulmuşlar ama artık… Hem Shazam’in hem de Dr. Sivana’nın Dünya’daki her şeye karşı yenilmez olduğunu söyleyeyim, sihir hariç, yani bu da sadece birinin diğerini yenebileceği anlamına geliyor.”
Kahramanlar Uçar!
Modern izleyiciler için Shazam görüntüsünü yaratmak için Sandberg sık sık birlikte çalıştığı kostüm tasarımcı Leah Butler’dan yardım almış. Butler şöyle diyor: “Bir süper kahraman kostümü araştırma ve tasarımla başlar. Shazam! çizgi romanlarının 1940’lardan bu yana olan sayıları araştırıldı, sonra film versiyonu için illüstrasyonlar yapılmaya başlandı. Oyuncu seçildiğinde de, onun özelliklerine uygun şekilde detaylı illüstrasyon çalışmaları başladı. Onlara tam vücut taraması yaptık ve oyuncunun fiziğiyle geliştirme sürecimizi bu başlattı. Bilgileri dijitale aktarmamız için her kas, bir bilgisayar programına aktarıldı. Bu filmde Film Illusions’la çalıştık ve Zac’in tüm ölçülerini alarak maketini yaptılar, biz de oradan bir kalıp yarattık.”
Butler kahraman kostümünün görüntüsünü belirlemek için Sandberg’le çalışmış ve tabii ki çizgi romanları referans olarak kullanmış. Safran anlatıyor: “Klasik görünümü aldık; kırmızı kostüm, beyaz pelerin, çizmeler ve şimşek. Ama David’in aklında onu nasıl daha güncel yapmak istediğine dair tasarımlardan düzenlere, kullanılacak kumaşlara kadar çok belirgin bir fikir var. Sanırım hayranlar da klasik Shazam kostümünden en sevdikleri unsurları görecek ve 2019’a uygun olsun diye yaptığımız şeyleri de takdir edecek.”
Butler ve ekibi için en zoru şimşek olmuş. “Bir görsel efektten ziyade kullanışlı bir şimşek şekli olmasını istedik. Vücutta, kaslarda ve yüzde yansımasını görmeliydik. Görüntü yönetmeninin de odaklanması için çok önemliydi.”
Sandberg şöyle diyor: “Gerçekten muhteşem bir kostüm. Leah’nın şimşeği ışıklandırması gerçekten harikaydı çünkü bu onun sihrinin bir göstergesi. Ve güçlerini kullandığında daha da aydınlanıyor, örneğin ellerinden şimşek fırlattığında.”
Pek çok uygulamalı efektte olduğu gibi şimşeğin de düzgünce işlemesini sağlamak çok çaba gerektirmiş. Yine de Sandberg şöyle diyor: “Shazam’in dumanlar arasından çıktığı o havalı görüntüleri çekerken gördüğünüz ilk şey parlayan şimşek işareti. O zaman ‘tamam, evet, tüm bunlarla uğraştığımıza değdi’ diyorsunuz.”
Elbette süper kostümle birlikte süper güçler ve yeteneklerinin ne olduğunu öğrenme ihtiyacı da geliyor. Freddy, Shazam’in güçlerini anlaması için bir dizi bilimsel olmayan testler yapıyor ve ortaya insanı kahkahaya boğan sonuçlar çıkıyor. Ayrıca, ergenlik çağında çocuklar oldukları için hava atmadan duramıyorlar. Sandberg’ün dediği gibi; “Onlar çocuk, bu yüzden Jackass’in süper güçlerle dolu versiyonuna benzeyen komik videolar çekiyorlar.”
Özel efekt amiri Cameron Waldbauer şöyle diyor: “Sandberg’le filmdeki esprileri konuştuk, özellikle de Freddy ve Shazam’in tüm bu çılgın testleri yaptığı zamanlarla ilgili ve bunları nasıl komik yapacağımızdan bahsettik, aralara fazladan espriler ekledik ki hem hikâye gelişsin, hem de iyi bir kahkaha attırsın.”
Süper kahramanlar uçtuğu için -Shazam ve Freddy’nin en sonunda keşfedeceği gibi- yapım da bu efekti elde etmek için en iyi araca başvurmuş: Diyapazon İskelesi. Yapım ekibine Aquaman biter bitmez katılan dublör koordinatörü Kyle Gardiner şöyle diyor: “Oyuncuyla elde edebileceğiniz şeyler daha çok erişim, daha çok kontrol ve ikna edici bir şekilde belli hareketleri yakalamak, özellikle de yer taban sistemimizle. O yüzden genelde tellere ihtiyaç duymuyoruz. Diğer birçok şeyin yanı sıra bize Zac’i, iskele kuracak altyapının bulunmadığı gerçek bir AVM içinde uçurma imkânı verdi.
Gardiner, Levi’yla çalışmanın harika olduğunu söylüyor: “Amacımız her şeyi doğru yapmak, o yüzden oyuncunun o gün düşünmesi gereken tek şey oynamaktır, Zac de ilk günden itibaren her şeyi oturtmak için bizimle birlikte çalıştı. Tüm karmaşık aksiyon hareketlerini yapacak rahatlıktaydı ve bir yandan karakterin bir parçası olan komik unsurları da muhafaza etmeyi başardı.
Uçmak, özellikle de diyapazon aracılığıyla uçmak, çok sağlam bir güç gerektirir. Butler’ın ifade ettiği gibi Levi daha rolü alır almaz kendini bu işe adadı. Levi, Los Angeles’taki Granite Spor Salonu’ndaki Grant Roberts’tan kendini dövüşebilecek şekle sokması için yardım istedi.
Yaklaşık 90 kiloluk ağırlıkla başlayan Levi, birçok şeyin yanı sıra haftanın beş ya da altı günü, çoğu zaman günde iki kez ağırlık kaldırarak yaklaşık 10 kilo kas yaptı. Grant ona sıkı bir beslenme programı uyguladı.
Çoğu oyuncu böyle bir beslenmeyi cezalandırıcı, eğitmeni de bir tür kötü karakter olarak görebilir ama Levi görmedi. Kendisi şöyle diyor: “Grant Roberts inanılmazdı. Kendisi eski bir vücut geliştirmeci ve çok iyi bir adam. Haftanın beş günü, dayanabileceğim kadar ağırlık kaldırdık ve çok fazla kalori aldım. Ama bana soracak olursanız ben bu fırsatı güzelce forma girmek için kullanmak istiyordum. Elbette bunu hayranlar için yapıyordum çünkü o adam olmak, onların beklediği Shazam olmak istiyordum.”
Dövüşecek forma giren tek kişi Levi değildi. Diğer tarafta Mark Strong da savaşa hazır olduğundan emin olmak için çok çalıştı. Gardiner şöyle diyor: “Mark sete hazır bir şekilde geldi. İngiltere’deki eğitmeniyle ondan istediğimiz her şeyi yapmıştı ve gücü inanılır gibi değildi. Diyapazona çıktı ve bir saat içinde her şeyini öğrendi, bu da hayatımızı çok daha kolaylaştırdı. Koreografiyi çok çabuk bir şekilde öğrendi ve çok atletik biri, tam bir profesyonel.”
Strong rolün sadece fiziksel zorluklarının üstesinden gelmekle kalmak istememiş, kostümü için de çok istekliymiş. “Tüm iyi süper kötü karakterlerin kostümleri iyi olur, öyle değil mi? Shazam’in kostümü 14 yaşındaki bir çocuğun aklındaki bir süper kahramanın vücut bulmuş hâliyse -daha parlak, daha sesli, bir yetişkinin hayal edebileceğinden daha büyük- o zaman Sivana’nınki de belalı bir bilim uzmanının, bir bilim uzmanı gözünden vücut bulmuş hâli olmalıydı.”
Butler şöyle diyor: “Mark’ın harika, heykelimsi bir kalıbı var, çok zarif bir havaya sahip. Neredeyse kralların üstünde göreceğiniz kumaşları aldık. Güzel bir mor ve koyu kraliyet mavisi, kadife ve deri süslemeleri olan. Ayrıca altın renkli, ipek bir gömleği ve uzun, deri bir ceketi var tabii ki.”