Mutlaka İzlemeniz Gereken 10 Hitchcock Filmi

13 Ağustos 2013

alfred_hitchcock

Sinemanın değişmez kuralı şudur; gişede ne kadar başarılıysanız seçkin sanat çevrelerinde saygınlık kazanmanız da o kadar zordur! Alfred Hitchcock sanırım bu genelleme için iyi bir ispat örneği olacaktır. Arka Pencere (Rear Window), Vertigo, Gizli Teşkilat (North by Northwest), Kuşlar (The Birds) ve daha pek çok harika filmden oluşan bir filmografisi olmasına rağmen, her zaman fazla “zanaatkar” bulunmuş ve itibarı epey geç teslim edilmiş bir sinemacıdır. Tam 5 kez “en iyi yönetmen” dalında Oscar’a aday olmasına rağmen hiç kazanamamıştır.

Aslında hakkının hala teslim edildiğini de söyleyemeyiz.  Neyse ki Hitch (kendisine öyle denmesini istermiş) bunları umursamadı. O akademi ya da başka sanat çevreleri için değil, sinemaya gidenler için film çekiyordu.

Zamanın mayası Hitchcock filmlerinin eşsiz birer sanat eseri olduğunu ortaya çıkardı. Bugün Alfred Hitchcock’un doğumgünü… Sizin için yönetmenin mutlaka görmeniz gereken 10 filmini listeledik. İçlerinden birini bu gece seyretmeniz dileğiyle…

1- North by Northwest / Gizli Teşkilat (1959)

North-By-Northwest-PosterTürkiye’de 13 Ocak 1962’de sinemalarda gösterime girmiştir.

Alfred Hitchcock’un yönettiği filmin başrollerinde Cary Grant ve Eva Marie Saint oynamıştır. “North by Northwest”, 1995 yılında Amerika Birleşik Devletleri Kongre Kütüphanesi tarafından “kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli” filmler arasına seçilerek ABD Ulusal Film Arşivi’nde muhafaza edilmesine karar verilmiştir.

New York’ta yaşayan bir reklamcı olan Roger Tornhill, birgün arkadaşlarıyla buluşmak için bir bara gider. Burada 2 kişi tarafından kaçırılarak kent dışında bir malikaneye götürülür. Burada adının Townsend (gerçek adı Phillip Vandamm) olduğunu öğrendiği biri tarafından sorgulanır ve bildiği bazı gizli bilgileri kendilerine vermesini ister. Konuşma sırasında kendisine Kaplan ismiyle hitap edilmesinden ortada bir yanlışlık olduğunu anlayan Tornhill, kendisinin aradıkları kişi olmadığını söylese de adamları ikna edemez. Zorla içki içirilerek arabaya bindirilir ve bir uçurum kenarına bırakılır. Buradan kurtulur ve Kaplan ismindeki kişinin kim olduğunu araştırmaya başlar. Böyle biri kayıtlarda olsa da gerçekte yoktur. Amerikan gizli servisi tarafından bazı gizli örgütleri tuzağa düşürmek için uydurulmuş hayali birisidir.

2- Vertigo / Ölüm Korkusu (1958)

vertigo-2Fransız yazarlar Pierre Boileau ve Thomas Narcejac’ın 1954’te birlikte yazdıkları D’entre les morts adlı romandan uyarlanan filmi Alfred Hitchcock yönetmiş, başlıca rollerini James Stewart, Kim Novak ve Barbara Bel Geddes paylaşmışlardır.

San Francisco polislerinden Dedektif Scottie Ferguson (James Stewart) bir suçluyu kovalarken damdan düşen ortağını kurtaramaz ve kendisinde yükseklik korkusu başlar. Polisliği bırakan ve özel dedektif olan Scottie’yi, eski okul arkadaşı Gavin Elster karısını takip etmesi için tutar. Scottie, genç kadının peşinden San Francisco’ya döner. Arkadaşının anlattıklarına göre eşi bazen sanki içine kapanıyor, alışık olmadık davranışlar sergiliyordur. Scottie arkadaşının karısı Madeleine’i (Kim Novak) izlemeye başlar. Gerçekten de kadın garip davranmakta, bir resim müzesindeki özel bir resim önünde, resme bakarak saatlerini geçirmektedir. Dedektif resimdeki kişinin geçen yüzyılda yaşayan bir asilzade kadın olduğunu öğrenir. Madeleine ise tamamen bu kadını kendine örnek almakta onun gibi giyinmekte, onun gibi olmaya çalışmaktadır, hatta onun yaptığı gibi intihar etmek istemektedir! Scottie olaylara derinlemesine inince kendi akıl sağlığı da bozulmaya başlar ama sorunu da çözmeyi başarır.

Film çıktığı dönemde pek olumlu yorumlar alamasada daha sonradan özelliklede film eleştirmenlerince sinema tarihinin en önemli filmleri arasına girmiştir ve AFI En İyi 100 Film Listesi’nde 1988 yılında 62.sırada iken 2007 yılındaki listede 52.sıraya yükselmiştir. Filmde kullanılan, geri giden kameranın zoom yapması tekniği, sinema tarihine Vertigo Hareketi olarak geçmiş ve günümüzde oldukça moda olmuştur. Filmdeki plaj sahnesi 2002 yılında filmlerdeki “gelmiş geçmiş en şık sahne” unvanı almıştır.

3- Rear Window / Arka Pencere (1954)

Rear_WindowArka Pencere, (Rear Window) başrollerde James Stewart ve Grace Kelly’ nin yer aldığı, 1954 yapımı bir Alfred Hitchcock filmidir. Cornell Woolrich’in It Had to Be Murder adlı kısa hikâyesinden uyarlanmıştır.

“Arka Pencere”, 1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri Kongre Kütüphanesi tarafından “kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli” filmler arasına seçilerek ABD Ulusal Film Arşivi’nde muhafaza edilmesine karar verilmiştir

İş kazası geçirerek ayağını kıran ve evinden dışarı çıkamayan bir foto-muhabiri gazeteci L. B. Jefferies’in (James Stewart) canı çok sıkılmaktadır. Kendisi haftalarca yerinden kıpırdayamayacağından dolayı yan apartmanlardaki komşularını fotoğraf makinesiyle izlemeye başlar. Bu sayede insanların özel hayatlarını dair birçok bilgi edinir. Sık sık gördüğü bir komşusunu artık göremeyince bir şüpheye kapılır ve araştırmaya başlar.

Filmde bakıma muhtaç kahramanımıza yardıma gelen hastabakıcı Stella (Thelma Ritter) kendinden hiç beklenmedik şekilde hayata dair bilgece yorumlarda bulunur. Ayrıca başkalarının hayatını onların izni olmadan izlenmesini de sorgular. Film Hitchcock’un en başarılı filmlerinden olarak değerlendirilir, 4 dalda Oscar ödülü adayı olmuştur.

4- The Birds / Kuşlar

220px-The_Birds1963 yapımı bir Alfred Hitchcock filmidir. Başrollerde Tippi Hedren ve Rod Taylor’ın oynadığı film, Kuzey Kalifoniya’da tatil yapan Hitchcock’un o bölgede kuşların insanlara saldırdığına dair bir gazete haberi okumasıyla ortaya çıkar.

Bu gazete haberini, daha önce de kitaplarından uyarlamalar yaptığı Daphne du Maurier’in aynı adlı kısa hikâyesi ile birleştiren Hitchcock, sinema tarihinin en ünü filmlerinden birine imza atmış olur. Bu film kendisinden sonra gelecek doğanın insandan öç alması temalı filmleri büyük ölçüde etkilemiş ve bir klasik haline gelmiştir.

5- Psycho / Sapık

220px-PsychoAlfred Hitchcock tarafından çekilen, senaryosu Joseph Stefano tarafından psikozlu bir katili hakkında yazılan 1960 tarihli korku ve gerilim filmidir.

Film, Robert Bloch’un Wisconsinli katil Ed Gein’nin suçlarından esinlenerek yazdığı aynı adlı romanındanuyarlanmıştır. Film, bir sekreter olan Marion Crane (Janet Leigh) ve yalnız başına yaşayan bir motel sahibi Norman Bates (Anthony Perkins) arasındaki karşılaşmayı anlatır. Film Türkiye’de 24 Ocak 1965’te gösterime girmiştir.

6- Rope / Ölüm Kararı

220px-Rope_(1948)Senaryosunu Hume Cronyn ve Arthur Laurents’in Patrick Hamilton’ın Rope’s End (İpin ucu) adlı tiyatro eserinden adapte ederek yazdıkları filmin yapımcısı ve yönetmeni Alfred Hitchcock’tur. Filmin başlıca rollerinde James Stewart, John Dall, Farley Granger veCedric Hardwicke oynamışlardır.

Gerçek bir olaya dayanan film 1924 yılında Chicago Üniversitesi’nde okuyan Leopold ve Loeb adlı iki öğrencinin sınıf arkadaşlarını katletmeleri olayından esinlenilmiştir. Filmde aynı evde yaşayan iki gencin filozof Nietzsche’nin bir felsefi düşüncesinden etkilenerek bir arkadaşlarını iple boğup öldürmeleri ve cesedini evde saklayarak bir parti vermeleri, bu partide üniversiteden hocalarını bir şekilde zekaları ile etkilemeye çalışmaları anlatılmaktadır.

Film Hitchcock’un ilk renkli filmidir. Tek bir mekânda geçer ve kesintisize yakın çekim tekniği ile tiyatrovari bir havası vardır.

7- Stage Fright

220px-Stage_Fright_1950Yönetmenliğini Alfred Hitchcock’un üstlendiği; başrollerde Jane Wyman, Marlene Dietrich ve Michael Wilding’in yer aldığı 1950 tarihli bir filmdir. 

Selwyn Jepson’ ın Man Running adlı kitabından Alma Reville, Whitfield Cook ve James Bridie tarafından senaryolaştırılarak sinemaya uyarlanmıştır.

Bir İngiliz olan ve 1939 yılı sonrasında Hollywood’a yerleşip filmlerini orada çeken Hitchcock, bu filmin çekimlerini Londra’da gerçekleştirmiştir. Film ekibinde Jane Wyman ve Marlene Dietrich dışındaki herkes İngilizdir. Orijinalinde bir Cole Porter şarkısı olanThe Laziest Gal In Town şarkısının Marlene Dietrich tarafından başarılı bir şekilde seslendirildiği filmin kostümleri ise Christian Diortarafından hazırlanmıştır.

8-  The 39 Steps / 39 Basamak

Hitch Movies39 Basamak, Hitchcock’un uluslararası başarıyı yakaladığı ilk filmidir. Başrollerini Robert Donat ve Madeleine Carroll’un paylaştıkları bu politik entrika, Hitchcock’un 24. cü filmiydi ancak bu filmle beraber yönetmen ustalığının doruğuna erişmiş ve bundan sonra çekeceği filmlerin karakteristik yapısını yakalamıştı.

“39 Basamak” Hitchcock’un bundan sonraki filmlerinde sıklıkla başvuracağı ‘suçsuzluğunu kanıtlamaya çalışan, başı tesadüfen belaya girmiş adam’ temasını işlediği ilk filmidir.

Londra’ya yeni gelmiş Kanada’lı çiftçi Richard Hannay’in (Robert Donat), tiyatroda tanıştığı bir kadının aynı gece esrarengiz bir şekilde öldürülmesiyle hem aranan bir suçlu durumuna düşmesi, hem de kendisini bir uluslararası casusluk entrikasının içinde bulması anlatılmaktadır. (Filmin konusu 1930’larda geçmektedir, oysa romanda olaylar I. Dünya Savaşı’nın arifesinde geçer)

9- Rebecca

RebecaRebecca, 1940 yılı yapımı Oscar ödüllü bir psikolojik gerilim filmidir. Alfred Hitchcock tarafından yönetilmiştir. İngiliz yazar Daphne du Maurier’in 1938 tarihli romanı Rebecca’dan uyarlanmıştır.

Du Maurier’in romanı Charlotte Bronte’nin Jane Eyre adlı romanından esinlenerek yazılmıştır. Filmde oynayan Joan Fontaine, aynı zamanda 1944 yapımı Jane Eyre’de de başrol oynamıştır.

 
 

10- Strangers On A Train / Trendeki Yabancılar

220px-Strangers_on_a_TrainStrangers on a Train, 1951 yapımı bir Alfred Hitchcock filmidir. Patricia Highsmith’in romanından uyarlanarak sinemaya aktarılmıştır.

Guy Haines, başarılı ve ünlü bir tenisçidir. Bir senatörün kızı olan güzel sevgilisi Anne Morton ile evlenmeye karar verince, uzun süredir sadece kâğıt üzerinde evli olduğu sadakatsiz karısından boşanmak ister. Uzun zamandır ayrı olduğu bu kadın ise ondan para koparmak için boşanmayı reddeder ve onu skandal çıkarmakla tehdit eder. Bu duruma sinirlenen Guy, bir tren yolculuğu sırasında bu sıkıntılarını henüz orada tanıştığı Bruno Anthony’e anlatır. Karısına o kadar kızgındır ki Bruno’ya karısını öldürmek istediğini bile söyler. Bruno’nun da babasıyla ilgili ciddi sorunları vardır ve Guy’a çapraz bir cinayet teklif eder.

Filmin sonundaki sahneler bir lunaparkta geçmektedir. Filmde atlıkarıncayı yöneten kişi, polis tarafından yanlışlıkla vurulunca atlıkarınca kontrolden çıkar ve delicesine dönmeye başlar. O sırada atlıkarıncanın üzerinde olan Guy ve Bruno kazaya rağmen kavga etmeyi sürdürürler. Yaşlı bir adam, ölüm tehlikesine rağmen bu atlıkarıncanın altından sürünerek geçer ve merkezdeki şalteri indirip onu durdurur. Atlıkarınca yine de paramparça olur ve yıkıntıların altında kalan Bruno orada ölür. Bu sahne Hitchcock filmlerinin en hareketli sahnelerinden biridir. Hiçbir hileye başvurmadan çekilen bu sahnede, yaşlı adam dönmekte olan atlıkarıncanın altından gerçekten geçmiştir; yani ölüm tehlikesi de gerçektir. Bunun haddinden fazla tehlikeli olduğunu daha sonra Hitchcock da kabul etmiş ve bir daha bu derece tehlikeli sahneler çekmemiştir.

Not: Filmlere ait bilgiler wikipedi’den alınmıştır.

Listeye katkıda bulunan Öteki Sinema yazarlarına teşekkür ederiz.

blank

Öteki Sinema

Öteki Sinema editörleri Prometheus'un David'i gibi... Siz uyurken bile, hoşunuza gidecek yazıları buluyor, itinayla hazırlıyor ve yayına sunuyor. Öteki Sinema çalışıyor!

4 Comments Leave a Reply

  1. Yukarıdaki listeden 7 ve 10 numara hariç diğerlerini izledim. İzlediklerim içerisinde benim favorim Vertigo’dur. Sonra ”Sapık” gelir. Bu listeye benden bir ekleme gelsin. Gerçekten çok iyi filmdir o filmde (bu listedeki bazı filmlerden daha iyidir hatta, Rebecca gibi) ”Dial M for Murder / Cinayet Var”.

  2. Notorious unutulmuş mu sanki? Truffaut’nun en sevdiğim Hitchcock filmi dediği o harika film Stage Fright’a falan beş tur bindirirdi herhalde.

  3. En sevdiğim Vertigo’dur. Listenin haricinde sıradışı bir Hitchcock filmi olan ”The Trouble with Harry” da izlenmelidir.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

blank

Öteki'den Haber Al

Buna da Bir Bak!

blank

80’ler Aksiyon Filmlerinin Muhteşem Yedilisi!

Peşpeşe gösterime giren The Expendables, A Team, Salt, Predators gibi
blank

Sinema Tarihinin En İyi Devam Filmleri

Öyle devam filmleri vardır ki, selefinin o türe getirdiği tüm