Afrodit-i Âlâ: Banu Alkan
Başak Bıçak (Öteki Sinema, Film Arası, Cinedergi Yazarı)
Yeşilçam’ın Afrodit lakaplı oyuncusu Banu Alkan, şüphesiz ki Türk Sinemasının en unutulmaz karakterlerinden biri. Ses Dergisi’nin düzenlediği yarışmada birinci olamasa da kendisini tanıtmayı başaran Alkan; kısa sürede önce fotomodellik, ardından da oyunculuk kariyerine adım attı ve 80’ler boyunca çektiği filmlerle, Yeşilçam’ın erotik yanının en önemli temsilcileri arasında yer aldı.
Sinemaya Remzi Jöntürk’ün 1975 yapımı İsyan filmiyle giriş yapmıştı. Güzelliği ve seksiliğiyle adından söz ettirse de, magazin haberlerine konu olmasını sağlayan ve onu gündemde tutan asıl şey iş adamı Gürbüz Hanif’le olan birlikteliği oldu. Bu sırada 12 Eylül, seks furyasına da darbe vurmuştu. O süreçte kısıtlı da olsa soyunan oyuncular ön plana çıkmaya başladı ve böylece Banu Alkan’ın gerçek yükselişi 1981 yılından sonra başlamış oldu.
Oldukça başarısız bir oyunculuk yeteneğine sahip olan Banu Alkan tam da bu sebeple, filmlerinde vücudunu sergilemekten ve ön plana çıkarmaktan çekinmedi. Dolayısıyla erotik bir imge haline dönüştü ve verdiği röportajlarda bir Afrodit, bir Venüs olduğunu açıkladığı için böyle anılmaya başlandı.
Yeteneksizliğini kapatıp bir arzu nesnesi olmayı seçen Banu Alkan’ın bu düşüncesini Metin Demirhan, Erotik Yeşilçam kitabındaki şu alıntıyla destekliyor: “Ben yalnız vamp kadın olarak kullanılmadım. Vampı da oynuyorum, dişiyi de oynuyorum, ev kadınını da oynuyorum; genç kızı da oynayabilirim, masum bir genç kızı da oynayabilirim. Hepsinin rolüne girebileceğime inanıyorum. Ama benim tek bir yönüm ağır basıyorsa bu da herkese nasip olan bir şey değil. Yani oyunculukla birlikte seks birleştiği zaman çok güzel bir olay. (…) Banu Alkan için kimse seks oyuncusu diyemez ki! Böyle bir olay olamaz. Seks olayını sunamayan kadınlar düşünsün onu. Ben seksimi sunuyorum.”
Gürbüz Hanif’in ölümüne ve sinemadan bir süreliğine el etek çekmesine kadar Türk ve dünya basınında kendisine yer bulan Banu Alkan, birçok Yeşilçam ve dünya oyuncusunun aksine bilinçli olarak cinsellik abidesi olmayı seçen ender isimlerden biridir. Alkan, “Neremi neremi” şarkısıyla eski şaşalı günlerine dönmeye çabalamış, ama pek başarılı olamamıştı. Ama her şeye rağmen hafif erotik sinemanın en önemli yıldızları arasına girdiği ve unutulmaz olduğu yadsınamaz.