2005 → THE DESCENT (Neil Marshall)
İnsan ruhunun derinlikleri kadar karanlık ve tekinsiz bir şey yoktur. Doğrudur ve 6 kadın arkadaşın sırf macera olsun diye diye kalkıştıkları bir mağara keşfinin ancak insan ruhunun derinliklerine yapılacak bir yolculuk kadar tehlikeli olduğu The Descent tam da bunu anlatır işte.
Neil Marshall’ın filmin henüz başında son derece feci bir kazada kızını ve kocasını kaybeden Sarah’nın içine düştüğü olağanüstü depresyonu anlatmak için seçtiği mağara metaforu o kadar yerli yerine oturur ki, klostrofobik atmosferiyle izleyiciyi boğazından yakalayan The Descent bir mağarada başınıza gelmesi muhtemel tüm felaketleri sırasıyla yaşatır adeta: susuzluk, yön kaybı, klostrofobi, panik atak, paranoya, halüsinasyon, görme ve işitme bozukluğu… İşin doğrusu tüm bunlar filmin belli bazı sahnelerinde tercih edilebilecek denli hafif kalıyor, The Descent o denli etkili. 2005 denince aklıma ilk gelen korku filmi olması boşuna değil anlayacağınız.
Bu filmi Öteki Sinema yazarı EMRAH KOLUKISA seçti.